Eskiyeni (Sep 2024)
Hazine Kurumunun Beytülmâl’in Devamı Olarak Nitelendirilmesinin Eleştirel Bir Değerlendirmesi
Abstract
Bu çalışmanın amacı, hazine ve beytülmâl kurumları arasındaki gelirleri, giderleri ve hedefleri, ontolojik ve epistemolojik seviyelerdeki farklarına dayalı olarak karşılaştırmaktır. Beytülmâlin başlıca gelir kalemleri zekât, humus, cizye ve haraçtır. Bu gelirler, Hz. Peygamber zamanından itibaren toplanmaya başlanmış ve âlimlerin içtihadına göre belirlenen ek kalemlerle birlikte beytülmâlin bir parçası olmaya devam etmiştir. Beytülmâl kurumu, büyüyen müslüman topluluklardaki ihtiyaçlara binaen şeriatın gayelerini gerçekleştirmek amacıyla siyasî otorite tarafından geliştirilen bir yapı olarak değerlendirilebilir. Bu nedenle, gider kalemleri, iyiliği emredip kötülükten sakındırmak, cihat ve adaleti tesis etmek gibi şeriatın temel hedeflerine hizmet etmelidir. Diğer bir ifadeyle, beytülmâl kurumu, Allah’ın insanlar için uygun gördüğü maslahatları meydana getirmeyi amaçlayan şeriatın gayelerini gerçekleştirmek için kullanılan bir kaynak olarak yorumlanabilir. Diğer yandan, hazine sisteminin temeli ise modern devlete dayanmaktadır. Güçlü bir devlet olma ve bunu sürdürmek için gereken finansal ihtiyaçlar, vatandaşların vergilendirilmesi ve sürekli büyüme ve ilerlemeyi hedefleyen kapitalizmle uyumlu uygulamaların uygulanması yoluyla karşılanmaktadır. Devletin giderlerinin kalıcı ve büyük bölümünü oluşturan maaş ödemeleri ve emekli maaşları gibi alanlara yapılan harcamalar ise modern devletin merkezi kontrolünü kurmasına dayanak oluşturmaktadır. İki kurum arasında yaptığımız mukayese sonucunda elde ettiğimiz bulgular, büyüyen müslüman toplulukların ihtiyaçlarını gidermek ve şeriatın gayelerini gerçekleştirmek amacıyla siyasi otorite tarafından geliştirilmiş olan beytülmâl kurumu ve modern devletin yanı sıra onunla ilişkilendirilen kapitalist pazar sisteminin bir parçası olan hazine kurumu arasındaki farklar, bu iki kurumun birbirinin devamı olarak görülemeyeceğini göstermektedir. Her iki kurum da siyasi otorite tarafından oluşturulmuş ve toplumun ekonomik faaliyetlerine katkıda bulunsa da amaçları ve yapıları açısından birbirinin devamı olmayan farklı kurumlardır. Son olarak çalışmamızda ortaya koymaya çalıştığımız niteliksel farklılıkları göz ardı ederek iki kurumu süreklilik ilişkisi içerisinde değerlendirmeye çalışmanın modern dönemde İslâmî ilkelere uygun finansal araç ve kurumlar önerme çabası açısından önemli bir tehlike oluşturduğuna dikkat çekilmektedir. Bu çalışmada yapılmaya çalışılan karşılaştırmanın iki önemli faydası bulunmaktadır. İlk olarak İslâmî finans araçları için verilen fetvalarda modern devletin hazine kurumu değerlendirilirken bu niteliksel farklılıkların dikkate alınması gerektiği vurgulanmaktadır. İkinci önemli nokta ise beytülmâlin hem gelir kalemleri hem harcamalar hem de amaçlar açısından modern devletle uyum içinde olup olamayacağı sorusunun daha fazla araştırılması gereken bir soru olarak gündeme getirilmesidir.