Değerler Eğitimi Dergisi (Dec 2006)
Anneden Allah’a: Bağlanma Teorisi ve İslâm’da Allah Tasavvuru
Abstract
John Bowlby tarafından geliştirilen bağlanma teorisi, yaşam boyu süren psikolojik bir sosyal ve kişilik gelişim teorisidir. Bağlanma teorisi bebek-çocuk ve bakıcısı arasındaki bağın gelişimi ve bu ilişkinin çeşitli fonksiyonlarının daha sonraki psikolojik gelişim üzerindeki etkilerine odaklanmıştır. Bağlanma teorisi bebek ve çocuk üzerine yapılan çalışmaları önemli derecede etkilemiş ve yığınla araştırmaya konu olmuştur. Aynı zamanda geniş bir alana yayılarak din psikolojisi araştırmalarında da etkili olmuştur. Son yıllarda Lee A. Kirkpatrick teorinin, dinî inancın pek çok yönünü, özellikle Tanrı’yla olan ilişkilerin algılanışıyla ilgili olan boyutlarını anlamak için güçlü bir temel yapı sağladığını ileri sürmüştür. Dine bağlanma teorisi yaklaşımının odak noktasını Tanrı’ya bağlılığın nasıl algılandığı olgusu oluşturmaktadır. Kur’an’da Tanrı’nın pek çok isminden söz edilir, fakat O’nun en yüce ismi Allah olarak nitelendirilmiştir. İslâm düşüncesinde Allah’ın insanlara daima çok yakın ve şefkatli olduğuna inanılır. İslâm tasavvufunda Sevgi ve Nur-Rahmet Allah’ın en önemli iki ismini oluşturur. Sevgi ve Rahmet kavramları İslâm’ın derunî öğretisinin en belirgin ayırıcı özellikleridir. Kur’an’da Allah’a atfedilen el-Hubb (sevgi) kavramı insanla Allah arasındaki ilişkiyi belirleyen temel kavramdır. Müslümanların kutsal kitabı Allah’ı el-Vedûd, en çok seven olarak tanımlar. Diğer önemli isimler olan er- Rahman ve er-Rahim isimleri çoğu zaman Allah’a bağlanma yaklaşımının annelik özelliklerine vurgu yapar. Bu çalışma bağlanma teorisine göre İslâm’da Allah kavramının araştırılmasını amaçlamaktadır.