Milel ve Nihal (Jul 2019)
Tasavvuf Düşüncesinde Metafiziksel Bir Eksen Olarak Kudüs Algısı
Abstract
Kudüs, Mescid-i Aksâ vesahre, fizik âlemin bir temsili ve fizik âlem ile metafizik âlem arasında birsınırdır. Varoluş dairesinin arzî iki noktası olan Kâbe ve Beytü’l-Makdis vebunların arasında Mescid-i Nebî, ontolojik ve epistemolojik bir ideal olarak yeralmaktadır. Medine, Mekke ve Kudüs ekseninde nüzûl ve urûc kavsi oluşmaktadır.Böylece kutsal çember, bütün koordinatları ile belirlenmektedir. MihverindeNûr-ı Muhammedî ve Hakîkât-i Muhammediyye’nin olduğu bu düşünüş şeklinde sahrehem ontolojik hem eskatolojik bir öğe ve meteorit bir unsur olarak kevnîbaşlangıca işaret eden Dürre-i Beyzâ ile aynileşmektedir. Beytü’l-Makdis iseırmak metaforunun yanı sıra, -Kesîb-i Ahmer, Sidre, cennet ve cehennem gibimetafizik âlemde karşılıkları olan unsurların Kudüs coğrafyasına da izafeedilmesi suretiyle-, daha çok Sidretü’l-Müntehâ ile eşleşmekte; fakat bir bütünolarak Sidre, Beytü'l-Maʻmûr, cennet, cehennem, İlliyyûn, Adn, Kesîb, Me’vâ gibi metafizik ulvî unsurlarıiçeren süflî ve arzî bir model olarak öne çıkmaktadır. Kudüs, bir taraftantasavvuf düşüncesinde daha geniş bir âlem tasavvurunun parçası olarak isrâ vemiracın, -iman, ibadet ve ahlak ekseninde- ortaya koyduğu sistemin sembolik birdeğeri olurken, diğer taraftan Nûr-ı Muhammedî kavramı çerçevesinde,Kutup-Piran inancı üzerinden özgün ve dinamik bir kozmolojiye bağlanmaktadır