Yakın Doğu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (Dec 2024)
Esbâb-ı Nüzûl'de Hz. Hamza
Abstract
Hz. Hamza ile Resûlullah’ın (s.a.s) yakın akrabalık bağları vardır. Zira Allah Resûlü’nün amcasıdır. Her ikisi de Süveybe’den süt emdikleri için aynı zamanda süt kardeştirler. Hz. Hamza’nın annesi, Hz. Peygamber’in annesinin amcası kızıdır. Hz. Hamza’nın Hz. Peygamberle akrabalığının yanında onunla ilgili akla gelen ilk konular şecaât ve şehadet konularıdır. İman edişinde şecaat yönünün zuhur ettiği tarihi bir vakıadır. Müslümanlığından sonra bu yönü şehadeti ile zirveye çıkmış ve Allah Resûlü (s.a.s) onu şehitlerin efendisi olarak nitelemiştir. Onun müslüman oluşunda asabiyet duygularının ağır basıp kızması sonucu iman ettiği bilgisi, bazı kimselerin zihin dünyalarında az da olsa menfi bir iz bırakmaktadır. İman edişinin hep bu etken üzerine kalıp kalmadığının netleştirilmesi, onun zihinlerdeki ve gönüllerdeki saygınlığının haklı gerekçesini ortaya koyma bakımından aydınlatılması gereken bir mevzudur. Bununla birlikte Müslümanların hayatında onun vesilesi ile fıkhî bir hükmün nâzil olup olmadığı konusunun irdelenip bir neticeye varılması Hz. Hamza’nın İslâm hukukunun şekillenmesindeki yerin i izhar etme açısından önemlidir. Bütün bu mevzuların Esbâb-ı nüzûl çerçevesinde aydınlatılıp ortaya konulması önem arz etmektedir. Bu konulara dair rivayetlerin irdelenmesi ve kendisi sebebiyle nâzil olan âyetlerin tespit edilmesi Hz. Hamza’yı Kur’ân bağlamında tanıyabilme imkânı sunacaktır. Ayrıca Hz. Hamza’nın sahip olduğu şanların âyetler vesilesiyle teyit edilmesi açısından önemlidir. Hayatı, kendisi için söylenen mersiyeler vb. birçok konuda araştırmalar yapılmıştır. Ancak mevzubahis olan meziyetleri ve hakkında sahip olunan malumatlara ilişkin esbâb-ı nüzûl bağlamında müstakil bir çalışma tespit edilememiştir. Bu sebeple öncelikle sahasında en eski kaynak olan Vâhidî’nin Esbâbü’n-nüzûl adlı eseri incelenmiştir. Hz. Hamza hakkında sebeb-i nüzûl bildiren rivayetler tespit edilmiş ve bir değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Nüzûl sebebi bildiren rivayetlerin rivayet zincirinde adı geçtiği halde, kendisinin nüzûl sebebinde yer almadığı veya zikredilmediği rivayetler araştırmamızın maksadına bir katkı sunmayacağı için değerlendirmeye alınmamıştır. Doğru ve kapsamlı bir sonuca ulaşmak için Vâhidî’nin eserinin yanı sıra, aynı sahada farklı eserlere de müracaat edilmiştir. Bunun için aynı metotla Suyûti’nin Lübâbü’n-nükûl adlı eseri ile İbn Hacer’in el-‘Ucâb fî beyâni’l-esbâb adlı telifleri gözden geçirilmiştir. Her üç eserde yer alan ortak bilgiler kayda geçildiği gibi, birinde olup diğerinde olmayan rivayetler de değerlendirmeye alınmıştır. Elde edilen veriler nüzûl sırasına göre değil de konu bütünlüğü arz edecek şekilde bir tasnife tabi tutmuştur. Sonrasında bu rivayetlerin sebeb-i nüzûl sayılıp sayılamayacaklarına ilişkin tetkikler yapılmıştır. Bu çerçevede yapılan incelemede; iman etmesi, içkinin yasaklanması, şecaâti ve şahâdeti ile ilgili birçok rivayet tespit edilmiştir. Rivayetlerin çoğu senet zincirlerindeki birtakım nedenlerden dolayı sebeb-i nüzûl olabilecek kıstasa sahip değildir. Ancak sahip olduğu cesaret ile şehit edilmesine dair rivayetler sahihtir. Bu vesileyle nâzil olan âyetler onun bu konudaki şöhretini teyit etmektedir. Ayrıca imanın, asabiyet duygusunun gölgesinde kalmayıp hakiki bir imana dönüştüğünün kanıtı olmaktadır.
Keywords