İtobiad (Mar 2022)

Aydınlanma Tecrübesi Üzerinden Kurgulanan Avrupamerkezcilik ve Güç Retoriği

  • Bekir Emiroğlu

DOI
https://doi.org/10.15869/itobiad.1052811
Journal volume & issue
Vol. 11, no. 1
pp. 133 – 153

Abstract

Read online

Sosyal bilimlerin kurumsal kimliklerini büyük ölçüde inşa ettikleri ve müstakil birer alan olarak kendilerini kurdukları on dokuzuncu yüzyılın hâkim bilim anlayışından ve dönemin ruhundan etkilendikleri bilinen bir gerçektir. Batının Dünya üzerinde mutlak bir egemenlik kurduğu bu dönem, aynı zamanda batının hem geçirdiği yoğun siyasi ve toplumsal dönüşümün oluşturduğu problemlere cevap bulmak hem de egemenlik alanlarını kalıcı hale getirmek için sosyal bilimleri de yeniden inşa ettiği bir dönemdir. Batı dünya üzerinde tesis ettiği egemenliğini tarihten ve zamandan bağımsız bir mutlaklaştırma içine sokmaktan çekinmemiş, ele geçirdiği dünyanın geri kalanından kendisini her açıdan üstün görme anlayışı, Avrupamerkezcilik olarak tezahür etmiştir. Avrupamerkezci anlayışın temel argümanına göre, Antik Yunan ve Roma medeniyetlerinin birikimiyle feodal Avrupa’ya evrilerek oluşturulan kent kimliği sayesinde Rönesans, Reform, Fransız İhtilali, Aydınlanma hareketleri ve nihayetinde Sanayi Devrimi ile modern haline ulaşan Avrupa’nın tarihi gelişim seyri biriciktir ve diğer toplumlar için referans özelliğe sahiptir. Evrensellik iddiasıyla Avrupa kimliğinin mutlaklaştırılması, Avrupa’nın kimlik tasarımının ötekisi şeklinde konumlandırılan kimliklerin aynı normatif model temelinde yargılanmasını da beraberinde getirmekteydi. Bu anlayışın gerek teorik altyapısını kurmak gerekse de hâkimiyet alanını genişletmek için sosyal bilimlerden ziyadesiyle faydalanılmıştır. Avrupamerkezcilik kavramı çalışmada, ortaya çıktığı dönemin siyasi, toplumsal ve akademik bağlamında ve ilişkili olduğu diğer kavramlarla birlikte analiz edilecektir. Bu amaca ulaşmak için öncelikle Avrupamerkezci bakış açısının Antikçağdan itibaren izi sürülmeye çalışılacak, ardından Aydınlanma dönemi ve sonrasında kurgulanan Avrupa kimliğinin inşasında ve Batının emperyal yayılmacılığında Avrupamerkezci bakış açısının etkisi analiz edilecek ve bu inşada sosyal bilimlerin çeşitli dallarının nasıl istihdam edildiği modernleşme/uygarlaşma düzleminde örneklendirilmeye çalışılacaktır. Son olarak da sosyal bilimlere içkin olduğu düşünülen Avrupamerkezci bakış açısının aşılmasının imkânı tartışılacaktır.

Keywords