Medya ve Din Araştırmaları Dergisi (Jun 2018)
IŞID, Propaganda ve İslamofobi
Abstract
Amerika Birleşik Devletleri’nin Irak’ı işgali sonrasında ortaya çıkan IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) örgütü, Suriye ve Irak’ta kontrol ettiği toprakların büyüklüğü ve başta Ortadoğu’da olmak üzere, ABD, Avrupa ve Afrika gibi birçok farklı coğrafyada gerçekleştirdiği sansasyonel terör eylemleriyle dünya gündemine oturmuştur. Örgüt, bölgesel, küresel ve ideolojik ajandasını gerçekleştirebilmek için yoğun bir propaganda faaliyeti yürütmekte ve bu amaçla gerek geleneksel gerekse yeni medya araçlarını etkin bir şekilde kullanmaktadır. Propaganda, IŞİD tarafından bir “cihat” sahası olarak görülmekte, örgüt elindeki bütün imkânlarla savaşı bu yeni “cepheye” taşımaktadır. Birçoğu vahşet içerikli olan söz konusu propaganda faaliyetleri, örgütün sürekli olarak gündemde kalmasını sağlamaktadır. IŞİD, gerçekleştirdiği terör eylemleri ve bu eylemler üzerinden şekillendirdiği propaganda ile Batı’da yükselen İslamofobiye katkı sağlamaktadır. Stratejik anlamda son derece pragmatist bir yapı olan IŞİD, üretilen İslamofobiyi başta Batılı ülkelerde yaşayan Müslümanlar olmak üzere, örgüte yeni katılımcılar kazandırmada kullanmaktadır. Bu anlamda, IŞİD ile yükselen aşırı sağ ve İslamofobik oluşumlar arasında simbiyotik bir ilişki bulunmaktadır.