Ankara Medical Journal (Mar 2018)

Türkiye’de Katastrofik Sağlık Harcamaları ve Sağlık Hizmetlerinden Memnuniyet Oranı ile İlişkisi

  • Mehmet Atasever,
  • Zafer Karaca,
  • Selim Yavuz Sanisoğlu,
  • Afra Alkan,
  • Hasan Bağcı

DOI
https://doi.org/10.17098/amj.409061
Journal volume & issue
Vol. 18, no. 1
pp. 22 – 30

Abstract

Read online

Amaç: Çalışmamızda Türkiye’de sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı, katastrofik sağlık harcaması yapan hane oranı ve cepten yapılan sağlık harcamalarının toplam sağlık harcaması içindeki payı arasındaki ilişki araştırıldı.Materyal ve Metot: Türkiye’ de 2002–2015 yılları arası sağlık hizmetleri memnuniyet oranı ile aynı yıllar arasında katastrofik sağlık harcaması yapan hane oranı ve cepten yapılan sağlık harcamasının toplam sağlık harcaması içindeki payı arasındaki istatiksel ilişki Pearson korelasyon analiz ve doğrusal regresyon analizi ile incelendi. Bulgular: Katastrofik sağlık harcaması yapan hane oranı ile sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı arasında kuvvetli negatif bir ilişki olduğu belirlendi. Buna göre, katastrofik sağlık harcaması yapan hane oranında %0,1 oranında bir azalışın, memnuniyet oranında %4,89 (%95 GA: %3,37 - %6,40) artış meydana getirdiği görüldü. Cepten yapılan sağlık harcamasının toplam sağlık harcaması içindeki payı ile sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı arasında negatif bir ilişki olduğu ve cepten yapılan sağlık harcamasının toplam sağlık harcaması içindeki payının %1 oranında azalmasıyla memnuniyet oranında %2,75 (95% GA: %0,16 - %5,34) oranında bir artış meydana getirdiği sonucuna ulaşıldı. Katastrofik sağlık harcaması yapan hane oranı bilindiğinde cepten yapılan sağlık harcamasının toplam sağlık harcaması içindeki payının sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı üzerindeki etkisinin anlamlı olmadığı görüldü (0,672). Sonuç: Bireylerin cepten yapılan sağlık harcamaları azaldıkça katastrofik sağlık harcaması yapan hane oranının azaldığı, bu durumun diğer etmenlerle birlikte sağlık hizmetlerinden memnuniyeti arttırdığı ve Türkiye’de kapsayıcı sağlık politikaları sonucu oluşturulan kamu finansman modelinin yoksulluk oluşturma kapasitesinin düşük olduğu tespitinde bulunulmuştur. Ancak son yıllarda kamu sağlık hizmeti sunucuları dışındaki hizmet sunucularına ödenen ilave ücret tavanının iki katına çıkarılması ve üniversite hastanelerinde öğretim üyelerinin sunmuş olduğu sağlık hizmetlerinden ilave ücret alınabilmesine imkân tanınması gibi uygulamaların katastrofik sağlık harcaması yapan hane oranının yükselmesine önemli etkisi olduğunu söylemek mümkündür.

Keywords