Cukurova Medical Journal (Mar 2020)

Böbrek nakilli hastalarda rejeksiyon gelişimi için risk faktörler

  • Mustafa ERGİN,
  • Ebru GOK OGUZ,
  • Ozlem YAYAR,
  • Kadir Gokhan ATİLGAN,
  • Sanem OZTEKİN,
  • Mehmet Deniz AYLİ

Journal volume & issue
Vol. 45, no. 1
pp. 215 – 222

Abstract

Read online

Amaç: Bu çalışmada, kendi hasta populasyonumuzda böbrek nakil rejeksiyonu gelişimi için risk faktörü olabilecek parametrelerin değerlendirilmesini amaçladık.Gereç ve Yöntem: Organ nakli ünitemizde yapılan nakil böbrek biyopsilerin sonuçları retrospektif olarak değerlendirildi. Hastaların demografik özellikleri, primer böbrek hastalıkları, eşlik eden hastalıkları ve perkütan iğne biyopsisi anındaki laboratuar verileri kaydedildi. 45 hastaya yapılan 49 adet biyopsi verileri karşılaştırıldı.Bulgular: Böbrek nakilli 45 hastaya yapılan toplam 49 biyopsi incelendiğinde biyopsi yapılma endikasyon sıklığı en sık olarak 34 biyopsi (%69.4) ile akut böbrek hasarı idi. Histopatolojik inceleme ile 23 (% 46.7) biyopside rejeksiyon saptandı. BK nefropati saptanan biyopsi sayısı 4 iken (%8.1), ilaç toksisitesi olarak kalsinörin inhibitörü toksisitesi 10 biyopside (%20.5) ve kronik allograft nefropatisi de 11 biyopside (%22.6) görüldü. 1 biyopside (%2.1) tekrarlayan glomerulonefrit saptandı. Rejeksiyon saptanan grup rejeksiyon saptanmayan grupla karşılaştırıldığında biyopsi anında serum glukoz, ürik asit ve total kolesterol düzeylerinin yüksek, hemoglobin değerlerinin daha düşük olduğu belirlenmiştir (hepsi için. Lojistik regresyon analizi ile, ürik asit ve glukoz yüksekliği rejeksiyon gelişimi için bağımsız risk belirleyicileri olarak tanımlanmıştır.Sonuç: Hiperürisemi ve hipergliseminin böbrek nakli sonrası rejeksiyon gelişimini öngörebileceği düşünülmüştür.

Keywords