Adli Tıp Bülteni (Jun 2014)
Burun Kemiği Kırıklarının Türk Ceza Kanunu Çerçevesinde Değerlendirilmesi
Abstract
Amaç: Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 87. Maddenin 3. fıkrasında burun kemiği kırıklarının (lineer, deplase ve küçük kopma kırığı) hayat fonksiyonlarına etkisi ayrı bir kavram olarak yer almaktadır. Bu çalışmada burun kemiği kırığı bulunan olgulara düzenlenen adli raporlar ve karşılaşılan adli tıbbi sorunlar incelenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: 1 Ocak-31 Aralık 2012 tarihleri arasında Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nce düzenlenen 2896 adli rapordan, burun kemiği kırığı saptanan 89 olgu değerlendirme kapsamına alındı. Veriler uygun bilgisayar destekli paket programı kullanılarak değerlendirildi. Olgular yaş, cins, oluş nedeni, burun kemiğinin tipi ve kırığın hayat fonksiyınlarına etkisi yönünden incelendi BULGULAR: Çalışma grubuna aldığımız 89 olgunun 12’si (%13,48) kadın ve 77’si (%86,51) erkek olup yaş ortalaması 34 ±7 olarak bulunmuştur. Burun kemiği kırığına neden olan olaylar incelendiğinde; öncelikli olarak darp 65(%73.03), ikinci sırada 12 (%13.48) olgu ile trafik kazası, 9(%10.11)’u düşme ve 3 (%3.37)’nün delici kesici alet yaralanması olduğu belirlendi. Burun kemiği kırıklarını tipi incelendiğinde; lineer kırık 38 (%42.69), deplase kırık 33 (%37,07), parçalı kırık 14 (%15,73) ve 3 (%3,37) olguda küçük kopma kırığı tespit edildi. Sonuç: Adli nitelik taşıyan burun yaralanmalarında, ağırlık derecesinin ve kırık tipinin belirlenmesi amacıyla nazal grafinin ve bilgisayarlı tomografinin incelenmesi uygun olacaktır. Adli raporda kırığın tipinin açıkça belirtilmesi mükerrer yazışmaların ve adli süreçte gereksiz uzmaların önüne geçeceği görüşündeyiz. Anahtar Sözcükler: Adli tıp, nazal kırık, travma
Keywords