Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (Feb 2020)
Coğrafi ve Jeopolitik Eksende Neo-Avrasyacılık
Abstract
Avrasyacılık, 1920’lerde Rus düşünürleri arasında ortaya çıkan entelektüel ve yarı politik bir eğilimdir. Avrasyacılığın amacı, Rusya’nın ne Doğu’ya ne de Batı Avrupa’ya ait olduğu varsayımı üzerine, farklı etnik gruplardan, çoğunlukla Türk kökenli Rusya/Avrasya Müslümanlardan ve Slavlardan oluşan bir medeniyet oluşturmaktır. Klasik Avrasyacılar, Avrupa’yı, çoğunlukla Batı Avrupa’yı, Rusya/Avrasya’nın ana jeopolitik rakibi olarak görüyorlardı. Neo-Avrasyacılar ise, Klasik Avrasyacıların aksine Batı Avrupalıları Rusya/Avrasya’nın düşmanları olarak görmemekte, hatta müttefik veya en azından tarafsız bir güç olarak görmektedir. Neo-Avrasyacılar, Avrasya’nın ve tüm insanlığın yükselen düşmanı olarak ABD’i hedef almaktadırlar. Burada ABD, doğal kaynakları petrol ve doğalgaz elinde tutma isteğinden dolayı değil, tüm dünyayı kendi düzenlerine göre yeniden şekillendirme politikalarından dolayı temel düşman ilan edilmiştir. Neo-Avrasyacılık ekolünün ortaya çıkmasındaki uluslararası konjonktürel yapı ve bunun Rus dış politikasında kendine nasıl bir yer edindiği üzerinde durularak, Rusya’nın yakın çevresi olarak da adlandırılan coğrafyada sağlamaya çalıştığı kontrol ve denetimin sürdürülebilirliği tartışılacaktır. Bu bağlamda, Neo-Avrasyacılığın Putin sonrası dış politikada bir ekol olarak kendine bir yer edinmesi ve bu ekolün bir uzantısı olarak A. Dugin tarafından ortaya konan Dördüncü siyaset teorisinin ileri sürdüğü varsayımlar irdelenecektir. Bu doğrultuda Neo-Avrasyacılık ekolünün ve dördüncü siyaset teorisinin, Rusya’nın Avrasya coğrafyası ekseninde uyguladığı dış politika kararlarında, Avrasyacılık akımı ve Rus jeopolitik okulunun etkileri üzerine bir analiz yapılacaktır.