Mütefekkir (Jun 2023)

Tevhidin Ulûhiyyet, Rubûbiyyet ve İsim-Sıfat Şeklinde Tasnifinin Tarihî Süreci ve Kritiği

  • Murat Akın

DOI
https://doi.org/10.30523/mutefekkir.1312435

Abstract

Read online

Kelâm ilmi kaynaklarında tevhid bahsi, Allah’ın varlığı ve birliği etrafında şekillenmektedir. Zamanla tevhidin ulûhiyyet, rubûbiyyet ve isim ve sıfat şeklinde kısımlara ayrılarak incelendiği; içerik bakımından ise klasik kaynaklardan farklılaştığı görülmektedir. Her ne kadar tevhid konusu izah edilirken ulûhiyet ve rubûbiyyet gibi kavramlar ilk dönemlerden itibaren kaynaklarda geçse de sistematik olarak söz konusu kavramları tevhidin alt başlıkları halinde ilk defa ele alan kişinin İbn Teymiyye (ö. 728/1328) olduğu ifade edilmektedir. Ondan sonra bu şekilde tasnifler yapılarak tevhidin incelenmesi özellikle Selefî anlayış tarafından devam ettirilmektedir. Tevhidin bu şekilde kısımlara ayrılarak izah edilmesi, teolojik açıdan aykırı fikirlerin doğmasına sebep olmuş ve tevhid, itikadî bir mesele olmaktan çıkıp sosyal hayatı etkilemiştir. Başka bir ifadeyle bu anlayış, tevhidin sınırlarını itikadî sahanın dışına çıkararak amelî boyutu da tevhidin içeriğine dâhil etmiştir. Böylelikle amelî yönden eksiklikler itikadî açıdan tekfir edilmeye sebep olmuştur. Öyle ki toplumda bazı insanları ve özellikle de inananları ayrıştırıcı, dışlayıcı ve ötekileştirici olumsuz tesirleri söz konusu olmuştur. Bu tür yaklaşımların dayandırıldığı teolojik zeminin ise tevhidin ulûhiyyet ve rubûbiyyet şeklinde kısımlara ayrılması olduğu görülmektedir. Oysa tevhid, Allah’ın varlığına ve birliğine imanı gerektirdiği gibi; barış, güven ve birlik temelinde tüm insanlara saygı ve merhametle davranmayı da gerektirmektedir. Bu düşünceler etrafında çalışmamızda öncelikle tevhidin ulûhiyyet, rubûbiyyet ve isim ve sıfat şeklinde tasnif edilmesinin tarihî süreci ele alınacak ve daha sonra kelâm ilmi açısından kritiği yapılmaya çalışılacaktır.

Keywords