Adli Tıp Bülteni (Oct 2019)
Ekstremite Kırığı Olgularında Tedavi Seçeneklerinin ve Meslekte Çalışma Gücü Kaybı ve Engellilik Oranlarının Karşılaştırılması
Abstract
Amaç: Çalışmamızda; trafik kazası sonucu meydana gelen kemik kırıklarına uygulanan tedavilerin başarıları ile bu tedavi sonucunda kalan sekellere ait meslekte kazanma gücü kaybı ve özürlülük oranlarının hesaplanarak kıyaslanması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem:01 Şubat 2016 – 01 Şubat 2017 tarihleri arasında travma sonucuEge Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalında tedavi uygulanmış ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalımıza sekel oranının hesaplanması için başvuru yapılması istenmiş tek taraflı ekstremite kırığı olan 142 olgu değerlendirildi. Bulgular:En sık kırık saptanan ilk üç kemik olan tibia, femur, tibia+fibula kırıklarının anlamlı olarak motosiklet kazalarında daha fazla gözlendiği saptandı. Alçı-atel tedavisi ile plak vida ve intramedüller çivi tedavileri arasında sekel oranları yönünden anlamlı fark olduğu saptanmıştır (p<0.05).Kırıkların ekstremitede bıraktığı sekeller üzerinden hesaplanan maluliyet ve özürlülük oranları değerlendirildiğinde;özürlülük ve meslekte kazanma gücü kaybıoranları arasında pozitif yönde güçlü korelasyon olduğu,meslekte kazanma gücü kaybı oranının ortalama %15, özürlülük oranının ise ortalama %5,5 olarak hesaplandığı ve her ikisi arasında saptanan bu farkın istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu sonucuna ulaşıldı. Sonuç: Motosiklet kullanan genç erkek popülasyonuna yönelik eğitimlerin arttırılması ve özellikle kask ve diğer koruyucu kıyafetlerin yanında alt ekstremiteye yönelik olarak kullanılan koruyucu kıyafetlerin özendirilmesi ve yasal olarak desteklenmesi gerektiği, tazminat için meslekte kazanma gücü kaybı oranı yerine özürlülük oranının kullanılması ve bu oran hesaplanırken meslek ve yaş değerlendirilmesinin yapılmaması nedeniyle mevcut oranların düşmesi ve hak kayıplarına neden olması sebebiyle buna yönelik mağduriyetin ortadan kaldırılması için daha objektif değerlendirmeleri içeren, yaş ile mesleğin de hesaba katıldığı ayrı bir yönetmelik oluşturmaya yönelik adımlar atılması gerektiği kanaatindeyiz.