İtobiad (Sep 2021)

Gelişmekte Olan Ekonomilerde Finansal Gelişmişlik ve Ekonomik Büyüme İlişkisi

  • Özhan Tuncay,
  • Duygu Oruç

DOI
https://doi.org/10.15869/itobiad.890302
Journal volume & issue
Vol. 10, no. 3
pp. 2111 – 2128

Abstract

Read online

Sürdürülebilir bir ekonomik büyümenin gerçekleştirilmesi gerek gelişmiş ve gerekse de gelişmekte olan ülkelerin temel hedefidir. Bu hedefin gerçekleştirilebilmesinde finansal sistem önemli bir rol üstlenmektedir. Finansal gelişme, finansal sistemin büyüklüğü ve finansal yapıdaki değişim olarak tanımlanmakta ve tasarrufları artırarak yatırımlara dönüşebilmesini sağlamaktadır. Finansal gelişmişliğin incelenmesinde kısa ve uzun dönemli süreçte finansal yapıda meydana gelen değişiklikler ön plana çıkmakta ve finansal yapıyı oluşturan bileşenlerden finansal araçlar, finansal kurumlar ve bunların çeşitliliğindeki artış önem kazanmaktadır.Finansal gelişme ile büyüme ilişkisinin yönünün belirlenmesi, ekonomik büyümeyi artırmada gerekli olan yaklaşımların ortaya çıkmasına katkıda bulunmaktadır. Literatürde iki değişken arasındaki nedensellik ilişkisine yönelik iki yaklaşımın olduğu görülmektedir. Bunlardan ilki, reel ekonomi geliştikçe yeni finansal hizmetlere olan talebin artacağını savunurken; diğer yaklaşım ise finansal sektörün gelişmesinin ekonomik büyümeyi teşvik edeceğini savunmaktadır. Bu çalışmanın amacı ekonomik açıdan benzer olduğu düşünülen ve Türkiye, Tayland, Polonya, Romanya, Meksika, Malezya, Endonezya, Şili, Brezilya, Arjantin’den oluşan on gelişmekte olan ekonomi için 2010-2018 dönemleri arasında finansal gelişme ile ekonomik büyüme ilişkisinin incelenmesidir. Bu amaç doğrultusunda Tahmin Edilebilir En Küçük Kareler (Feasible Generalized Least Square- FGLS) yöntemi kullanılmıştır. Bu çalışmada finansal gelişmeyi temsilen; bankaların özel sektöre verdiği yurt içi krediler, özel sektör tarafından kullanılan yurt içi krediler, geniş para arzı, Tüketici fiyatları enflasyonu, devletin nihai tüketim harcamaları, gayri safi sabit sermaye oluşumu değişkenleri kullanılmıştır. Ekonomik büyümeyi temsilen Kişi Başına Gayri Safi Yurt İçi Hasıladaki yıllık yüzde büyüme değişkeni kullanılmıştır. Analiz sonucunda bağımsız değişkenlerden devletin nihai tüketim harcamaları dışındaki değişkenlerin anlamlı olduğu; geniş para arzının, özel sektörün kullandığı yurt içi kredilerin, enflasyon değişkeninin bağımlı değişkeni negatif yönde etkilediği tespit edilmiştir. Bankalar tarafından özel sektöre verilen yurt içi krediler, devletin nihai tüketim harcamaları ve gayri safi sabit sermaye oluşumu değişkenlerinin ekonomik büyümeye pozitif yönde etkisinin olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Keywords