Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (Mar 2020)
NORTH-SOUTH INEQUALITY AND SEEKING SOLUTION TO GLOBALIZING POVERTY VIA MEANS OF MASS COMMUNICATION: GLOBAL GOVERNANCE MODEL
Abstract
ABSTRACT: This article, titled North-South Inequality and Seeking Solution to Globalizing Poverty via Means of Mass Communication: Global Governance Model, discusses the concept of poverty, which is thought to have first socialized during the modern era, and then have begun to become a macro problem as a result of globalization and communication technologies. Afterwards, the article evaluates the proposal of “global governance”, which can be interpreted as a third way between pro-globalization and anti-globalization, which spread as a reaction against the tangible inequality between northern and southern hemispheres, although it, in its essence, is close to pro-globalization. The article points out that the fact that the means of mass communication and social media, associated with modernization and technological development, have contributed to both spreading poverty and strengthening the solution proposals for it is a paradoxical situation which also offers opportunities. In the conclusion part, the article explores whether the “global governance” model can provide a solution in combatting poverty and certain approaches regarding the positive and negative effects of means of communication in this regard. ÖZ: Kuzey-Güney Eşitsizliği ve Kitle İletişim Araçlarıyla Küreselleşen Yoksulluğa Çözüm Arayışı: Küresel Yönetişim Modeli başlıklı bu makalede, ilk olarak modern dönemde önce toplumsallaştığı, ardından küreselleşme ve iletişim teknolojilerinin de etkisiyle birlikte makro ölçekli bir sorun niteliği kazanmaya başladığı düşünülen yoksulluk kavramı üzerinde durulmaktadır. Sonrasında, küreselleşme taraftarlığı ile kuzey-güney yarımkürelerde somutlaşan eşitsizliğe tepki olarak yayılan küreselleşme karşıtlığı arasında, özünde taraftarlığa yakın olmakla birlikte, bir üçüncü yol şeklinde yorumlanabilecek olan “küresel yönetişim” önerisi değerlendirilmektedir. Modernleşme ve teknolojik gelişme ile birlikte anılan kitle iletişim araçları ve sosyal medyanın hem yoksulluğun yayılmasına, hem de yoksulluğa dair çözüm önerilerinin güçlenmesine katkı sağlaması paradoksal ama içinde imkânlar barındıran bir durum olarak tespit edilmektedir. Sonuç kısmında ise, “küresel yönetişim” modelinin yoksullukla mücadelede bir çözüm olup olamayacağı ve bu bağlamda iletişim araçlarının olumlu-olumsuz etkileri konusundaki bazı yaklaşımlar tartışılmaktadır.
Keywords
