Adli Tıp Bülteni (Aug 2000)

III Adli Bilimler Kongresi - Posterler

  • Adli Tıp Uzmanları Derneği ATUD

Journal volume & issue
Vol. 5, no. 2

Abstract

Read online

POSTER ÖZETLERİ OTOPSİ UYGULAMASINA TOPLUMSAL YAKLAŞIM C. Haluk İNCE*, Nurhan İNCE** ***, Şebnem Korur FİNCANCI*, Yıldız TÜMERDEM**. ÖZET Otopsi sayısı, bir ülkenin sağlık ve yargı yönünden gelişmişliğinin kriterlerinden biridir. Çalışma bireylerin konu ile ilgili bilgi ve davranışları öğrenildiği takdirde otopsi ile ilgili olumsuz davranışlarının da en aza indirgenecek bir yöntemle eğitilmelerinin sağlanabileceği savı ile gerçekleştirilmiştir. Verileri İstanbul kentinde farklı sosyoekonomik kültürel (SEK) düzeyli toplum yapısının gözlendiği ilçelerden rastlantısal örnekleme ile seçilen 342 katılıcıdan çok sorulu anketi (ön seçimli) yüzyüze uygulama yöntemi ile toplanmıştır. 342 katılımcının %6l.4 (n=210)'ü kadın, %38.6 (n=132)'si erkektir. % 9.1 kişinin ailesinde bir otopsi deneyimi yaşamıştır. %76.9 (n:263) kişi otopsinin gerekli olduğunu ifade etmiştir. Bireylerin eğitim durumlarına göre otopsiye izin verme konusundaki görüşlerinin arasında öğrenim düzeyi yüksek olanların lehine istatistiksi açıdan anlamlı sonuç çıkmıştır. Her iki cinste de ailelerinde hangi birey olursa olsun otopsiye rıza konusundaki görüşlerinde farklılığın olmaması dikkat çekici bulunmuştur. % 16.1 (n:5)' i ise dini inançlarına aykırı olduğu için otopsiye asla izin veremeyeceklerini ifade etmiştir. Toplumun SEK yapısından kaynaklanan yetersiz bilgi ülkemizdeki otopsi sayısının gelişmiş ülkelere oranla olumsuz etkilemektedir. Ancak hekim ve hekim dışı sağlık çalışanlarının da otopsi konusunda bilgi ve donanımlarını geliştirmeleri gerekmektedir. Bu çalışma otopsi sayısındaki düşüklüğün rolünü araştırmak üzere düzenlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Otopsi, toplumsal yargı, bilgilendirme. TRAKTÖR KAZALARINDA ÖLEN OLGULARIN DEĞERLENDİRİLMESİ M.Selim ÖZKÖK*, Ufuk KATKICI. ÖZET Trafik kazaları adli tıp pratiğinde çok sık karşılaşılan ve iyi incelenmiş bir konudur. Ülkemizde traktörlerin trafik kazaları içerisindeki yerini belirleyebilmek, traktör kazalarında ölen kurbanların profilini saptamada yardımcı olacak veriler elde edebilmek ve bu ölümlerin değerlendirilmesinde önemli olabilecek bulguları ortaya koymak amacı ile Sivas İl Merkezinde 1990-1994 yılları arasında yapılan tüm adli ölü muayene ve otopsi tutanakları ve elde edilebilen olay yeri keşif tutanakları incelendi. Bu süre içerisinde traktör kazaları sonucu ölen 61 olgu saptandı. Olguların ölü muayene tutanakları ve elde edilebilen olgulardaki olay yeri keşif tutanakları incelenerek elde edilen bulgular değerlendirildi. Aynı periyot içerisinde aynı bölgede toplam 343 trafik kazası sonucu ölüm olgusu saptandı. Traktör kazası sonucu ölenler tüm trafik kazası sonucu ölen kurbanların % 17.8'ini oluşturmakta idi. Çalışmamızdaki olguların % 80.3’si erkekti. Olgularımızda en sık görülen yaş grupları sırası ile 20-29 yaş(%21.3) , 0-9 yaş (%19.7) idi. Kazalar %39.3 devrilme, %21.3 traktörden düşme, %l6.4 traktör ile başka bir aracın çarpışması sonucu oluşmuştu. Olguların 21’i sürücü, 30ü yolcuydu. 61 olgudan yalnızca 2’sine otopsi yapılmıştır. Çalışmamız lastik tekerlekli traktörlerin karıştığı trafik kazası sonucu oluşan ölümlerin tüm trafik kazası sonucu oluşan ölümler içerisinde önemli bir yer tutuğunu ve ülkemiz şartlarında önemli bir ölüm ve yaralanma nedeni okluğunu göstermiştir. Anahtar kelimeler: Traktör kazaları, trafik kazaları, adli tıp, yaralanma, ölüm. BİR OLGU NEDENİ İLE ASI OLGULARININ ORİJİN AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ M.Selim ÖZKÖK*, Ufuk KATKICI, Fuat KARADUMAN**. ÖZET Ası ülkemizde en sık karşılaşılan intihar yöntemidir. Ası olaylarında önemli problemlerden biri de olayın cinayet olabileceği savı ve olasılığıdır. Klasik kitaplarda bir kişinin belli koşullar dışında cinai olarak asılmasının zorluğu ve cinai asıların çok nadir olduğu belirtilmiştir. Ası olaylarında olayın aydınlatılabilmesi için otopsi sırasında; adli soruşturma ve yargı aşamasında olayın orijininin belirlenmesinde gerekli tüm bulguların ortaya konabilmesi önemlidir. Olgumuz bir otelin yangın merdivenine elleri bir kemerle gevşekçe arkadan bağlı şekilde asılı olarak bulunan 19 yaşındaki bir erkektir. İlk bakışta cinayet izlenimi veren olay yapılan adli tahkikat sonucunda intihar olarak kabul edilerek takipsizlik kararı verilmiştir. Çalışmamızda olgunun olay yeri keşif muayene tutanağı, ölü muayene tutanağı ve otopsi tutanakları incelenerek elde edilen bulgular ışığında, literatür taraması sonucu elde ettiğimiz diğer cinai ası olayları da dikkatte alınarak ası olaylarında orijin ve orijin belirlemede gerekli koşullar tartışıldı. Anahtar kelimeler: Ası, intihar, cinayet. BOYUN BÖLGESİNDE ATEŞLİ SİLAH YARASI (BİR OLGU SUNUMU) Erdem ÖZKARA* Ali YEMİŞCİGİL*, Kaan AKACUN**, İsmail ÖZDEMİR**, Çağlar ÇALLI**. ÖZET Boyun bölgesi yaygın sinir ağına, büyük damarlara ve beslenme, konuşma, solunum gibi çok önemli fonksiyonlarda rolü olan önemli organlara sahip bir yapıdadır. Boyun bölgesindeki yaralar genellikle çok ciddi komplikasyonlara hatla ölüme yol açar. Özellikle boynu kat eden yaralanmalarda, hayati önem taşıyan a. carotis, v. jugularis, medulla spinalis, trakea, tiroid bezi gibi organ ve dokulardaki hara- biyet sonucunda ortaya çıkan komplikasyonlar nedeniyle kısa sürede ölüm oluşabilmektedir. Bu çalışmada, boynu kateden bir ateşli silah yarası bulunan olgudan yola çıkarak boyun bölgesi yaralarını gözden geçirdik. Olgumuz sol kulak arkasında oksipital kemiğin altında giriş yarası ve boynun ön tarafında sağ mandibula 1/3 orta kısmının 2cm altında çıkış yarası bulunan 28 yaşında bir erkekti. Yaralanmanın anatomik lokalizasyonuna karşın önemli bir patolojik bulgu saptanmadı. Bu olguyu, boynu kat eden bir yaralanmanın ciddi komplikasyonlara ya da ölüme yol açmamasının nadir görülmesi nedeniyle sunduk. Anahtar kelimeler: Boyun yaralanması, ateşli silah yaralanması. ADLİ OTOPSİLERİN ATEROSKLEROZ YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ Erdem ÖZKARA* AH YEMİŞCİGİL*. ÖZET Bu çalışma ani ölümlerin oluşmasında önemli bir etken olan aterosklerozun yaşa ve cinse bağlı değişimini araştırmak amacıyla adli otopsi olgularında yapılmıştır. Adli Tıp Kummu Başkanlığı İstanbul ve İzmir Morg İhtisas Daire Başkanlıklarında 1995-1996 yıllarında yapılan otopsilerde, çürümenin ilerlemediği olgulardan rastlantısal olarak seçilen 100 tanesinde üç önemli damar (aorta abdominalis, a. cerebri media ve a. coronaria sinistra) izole edilerek toplam 300 damarda horizontal kesitlerde aterosklerotik oluşumlar ve damar lümenindeki daralma yüzdeleri araştırılarak ortaya çıkan veriler Mann-Whitney U testi ile değerlendirildi. Çalışmamızda aterosklerozun erkeklerde, özellikle de 40 yaş ve üstünde daha belirgin olmak üzere, kadınlara göre anlamlı olarak artmış olduğunu saptadık. Aterosklerotik oluşumların eskiden myokard infarktüsü geçirmiş olanlarda diğerlerine göre çok ileri boyutta olduğu görüldü. Kadın ve erkeklerde yaşla birlikte hastalığın da ilerlediği, 40 yaş ve üzerinde 18-39 yaş grubuna göre lezyonlarm daha artmış olduğu saptandı. İncelediğimiz damarlar arasında yapılan değerlendirmede Aorta abdominalis deki lezyonlarm göreceli olarak daha ileri düzeyde olduğu görüldü. Anahtar Kelimeler: Ateroskleroz, adli otopsi, ani ölüm. İZMİR’DE 1996 YILI BOYUNCA YAPILAN OTOPSİLERDE ZEHİRLENME OLGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Serap A. AKGÜR*, Pembe ÖZTÜRK**, Süheyla ERTÜRK***, Fatih ŞEN****, Beyhan EGE*****. ÖZET Fatal zehirlenmeye voi açan toksik maddeler çok çeşitlidir Bu çalışmada Ege bölgesinde tarım endüstrisinde yaygın olarak kullanılan insektisitlerin ve diğer toksik maddelerin bölgemizde yapılan adli otopsilerdeki durumu değerlendirilmiştir. 1996 yılında Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesinde otopsisi yapılan 917 olgu incelenerek, zehirlenme sonucu ölen 97 olgu çalışma kapsamına alınmış ve bunlara ait adli tahkikat, otopsi, toksikoloji ve histopaloloji raporları incelenmiştir. Olguların % 47,42’sinin insektisit zehirlenmesi sonucu öldüğü, bunu % 21.66 ile karbonmonoksit zehirlenmelerinin izlediği, insektisitlerle zehirlenmelerde, organik fosforlu insektisitlerin % 34,02 ile ilk sırada yer aldığı görülmüştür. Orijinlerine göre incelendiğinde ise olguların % 47,42'si- nin toksik maddeyi intihar amacıyla aldığı, kaza olgularının % 38,14 ile ikinci sırada olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: Adli otopsi, zehirlenme, insektisit. EKSTREMİTE DAMARLARININ YARALANMASINA BAĞLI ÖLÜMLERİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ Süleyman GÖREN, Yaşar TIRAŞÇI. ÖZET Ekstremite bölgesindeki damar yaralanmaları kesici delici aletlerle cinayetlere, intihar olaylarına ve kazalara bağlı olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer organ yaralanması olmadan sadece ekstremitedeki büyük damarların keşişine bağlı kanamalarla ölümler meydana gelebilmektedir. 1987 - 1997 yılları arasındaki Diyarbakır Adli Tıp Şube Müdürlüğünde 6150 ölü muayene ve otopsi raporu incelenmiş olup, 14 vakayı ekstremite damarlarının kesici-delici alet yaralanmalarına bağlı ölümlerin oluşturduğu görüldü. Olguların 10’u (% 71.42 ) erkek, 4'ü (% 28.58 ) kadın, en küçük yaş 16, en büyük yaş 55, yaş ortalaması ise 28 olarak tespit edildi. En sık (% 57.14 ) 21-30 yaş arası gurupta görüldü. Olayın oluş yeri değerlendirildiğinde en sık cadde / sokakta (% 57.14 ) meydana geldiği saptandı. Ölümlerin 13’ü (%92.85 ) cinayet, l’i (% 7.15 ) intihar orijinli idi. Olguların 6’sı (°/o 42.85 ) ölü duhul, 6'sı (% 42.85 ) müdahale sırasında, 2’si (% 14.28 ) tedavi sırasında ölmüş olduğu belirlendi. En sık yaralanan damarın femoral arter olduğu saptandı. Damar cerrahisi konusundaki gelişmelere rağmen olguların büyük bir kısmının ölü duhul ve müdahale sırasında ölmüş olması transport ve ilk yardım konusundaki bilinçsizlik ya da yanlış müdahaleye bağlı olduğu şeklinde değerlendirilebilir. Anahtar kelimeler: Adli otopsi, damar yaralanması. 1993-1997 YILLARI ARASINDA E.Ü.T.F. ADLİ TIP ANABİLİM DALI NDA HAKLARINDA RAPOR DÜZENLENEN GÖZ YARALANMASI OLGULARI Ekin Özgür AKTAŞ*, Süheyla ERTÜRK*, Aytaç KOÇAK*, İsmail Hamit HANCI*. ÖZET Ocak 1993- Aralık 1997 tarihleri arasındaki 5 yıllık dönemde adli raporlarının düzenlenmesi amacıyla E.Ü.T.F. Adli Tıp Anabilim Dalı'na müracaat ettirilen 1933 olgunun evrakı retrospektif olarak taranarak göz lezyonları nedeni ile haklarında rapor istenen 56 olguya (%2.9) ait evrak gönderilen makam, istenen rapor, yaş, cinsiyet, lezyonlu göz, yaralanma sebebi yönlerinden değerlendirildi. Olguların 32'si kat'i rapor, 24'ü malüliyet tayini için gönderilmişti. 52 olgu erkek (%92.8), 4 olgu (%7.2) kadındı. En çok yaralanan gözün sol göz olduğu (29 olgu), 20 olguda sağ gözün, 7 olguda da her iki gözün yaralandığı, orijin ola- rakta trafik kazalarının ilk sırayı aldığı (24 olgu) saptandı. Anahtar Kelimeler: Göz yaralanmaları, malüliyet oranı, adli tıp. HEPATİT ve AIDS HASTAIIKLARININ KİŞİLERE KARŞI İŞLENEN SUÇLAR ve CİNSEL SALDIRILAR YÖNÜNDEN İNCELENMESİ Beyhan EGE*, İ.Hamit HANCI*, Aytaç KOÇAK*. ÖZET Bulaşıcı özelliğe sahip Hepatit ve AIDS hastalıklarının, kasıtlı olarak ya da ihmal sonucu başkalarına bulaştırılması TCK 456 ve 459. Madde’leri, cinsel saldırılarda ise mağdura bulaştırılması sonucu hastalanmasına neden olması TCK 418. Maddesi çerçevesinde adli tıbbi açıdan irdelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Hepatit, AIDS, cinsel saldırılar. TAM KAN, SERUM VE SOLUNUM HAVASI ALKOL DÜZEYLERİNİN, NÖROLOJİK MUAYENE İLE BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ Serap A. AKGÜR , Pembe ÖZTÜRK* **, Necati KIYILIOĞLU***, Beyhan EGE****, Hüseyin KARALI****. ÖZET Alkolün adli tıptaki önemini düşünerek çalışmaya gönüllü olarak katılan kişilerde solunum havasındaki, kandaki alkol düzeylerinin ölçülmesini ve nörolojik muayene ile birlikte değerlendirilmesini amaçladık. Yaş ortalaması 24 olan 25 sağlıklı gönüllüye (21’erkek 4’ü kadın) yaklaşık 0.5 g/kg olacak şekilde alkol (bira) içi- rildi. Belirlenen sürede nörolojik muayeneleri yapıldı, solunum havasındaki alkol düzeyleri saptandı ve kan örnekleri alındı. Tam kan ve serumda alkol düzeyi enzimatik yöntemlerle, solunum havasında ise Lion Alcolmeter AE-D3 cihazıyla ölçüldü, varyans analizi (ANOVA) ile değerlendirildi. Olguların serum-alkol düzeyleri (ortalama 49.42 mg/dl), tam kan-alkol düzeylerinden (ortalama 40.74 mg/dl) anlamlı derecede yüksek bulundu (pO.Ol). Solunum havası-alkol düzeyleri (ortalama 45.95 mg/dl); tam kan - alkol düzeylerinden anlamlı derecede yüksek bulunurken (p