Journal of Ottoman Legacy Studies (Mar 2017)

YABANCI SEYYAHLARIN GÖZÜYLE OSMANLI TOPLUMUNDA SUÇ ve CEZA

  • İmran TEKELİ

DOI
https://doi.org/10.17822/omad.2017.60
Journal volume & issue
Vol. 4, no. 8

Abstract

Read online

Bu yazıda, 15 ila 17. yüzyıllar arasında Osmanlı toplumuna gelen yabancıların seyahatnameleri suç ve cezalar açısından incelenmiştir. Bu seyyahlar ve eserleri şunlardır: Pero Tafur Seyahatnamesi; Philippe du Fresne – Canaye Seyahatnamesi; Jean Thevanot Seyahatnamesi; Joseph de Tournefort Seyahatnamesi; Chardin Seyahatnamesi; Jean Baptiste Tavernier Seyahatnamesi; Ali Ufkî Bey ve Topkapı Sarayında Yaşam; Albertus Bobovius ya da Santurî Ali Ufkî Beyin Anıları; Salomon Schweigger, Sultanlar Kentine Yolculuk; Stephan Gerlach, Türkiye Günlüğü; Michael Heberer von Bretten, Osmanlıda Bir Köle, Brettenli Michael Heberer’in Anıları; Nicolas de Nicolay, Muhteşem Süleyman’ın İmparatorluğunda; Crailsheimli Adam Werner, Padişahın Huzurunda; Reinhold Lubenau Seyahatnamesi, Osmanlı Ülkesinde. Seyahatnamelerde görüldüğü kadarıyla, içki içenlere, kalpazanlara, hırsızlara, teşhircilere, zina yapanlara ve her türlü suça sopa; zina yapanlara necis işkembeyle eşeğe ters bindirme; ölçü ve tartıda hile yapanlara tahta kule; yalancı şahitlere, pahalı satan esnafa teşhir; içki satan Müslüman tüccara çengel; vergisini ödemeyenlere, hırsıza, eşkıyaya kürek; casuslara yakılma; Osmanlı hanedanından, eski Bizans soylularından suç işleyenlere kirişle boğdurulma; İslamiyet’ten çıkanlara ölüm cezası verilmiştir. Bu tespitten hareketle dünün Türkiye’sinde cezaların çok ağır ve caydırıcı olduğu gözlemlenmiştir. Cezaların, işkenceye varır boyutta, bu kadar ağır olmasının sebebi Osmanlı Devleti’nin uçsuz bucaksız topraklarında suçu ve suçluyu ortadan kaldırmaktır. Suç ve ceza, divan şiirinde sevgilinin güzellik unsurları ile ilgili benzetmelere konu olmuştur.

Keywords