Marifetname (Jun 2024)
Mustafa Sabri Efendi’nin Nüzûl-i Îsâ Meselesinde Sünnetin Kaynaklığına Başvurma Yöntemi
Abstract
Mustafa Sabri Efendi, Osmanlı Devleti’nin siyasi kayıplar yaşadığı dönemin sonlarında Şeyhülislamlık yapmış, Cumhuriyet’in ilanı sürecinde yaşamıştır. Batı’daki bilimsel gelişmelerle birlikte İslam düşüncesinde duraklamanın tecrübe edildiği dönemde, geleneksel ilmî mirası ve bu ilimlerin metotlarını savunmuş bir isimdir. Bu hassasiyetle modern bilimsel yöntemleri savunan çoğu İslam düşünürüne eleştiriler yöneltmiştir. O, bu dönemde düşünce akımlarının etkisiyle gelişen inanç problemleri karşısında geleneksel yöntem ve bilgi birikiminin etkinliğini gündeme getirmiştir. Mustafa Sabri, İslam’ın temel kaynaklarından biri olan sünnet ve bunun kayıt altına alındığı rivayetleri içeren muteber hadis kaynaklarının metot ve sıhhat açısından son derece güvenilir olduğunu ve itikadî konularda belirleyici olduğunu vurgulamıştır. Mustafa Sabri’nin sünnet tasavvurunu göstermesi açısından onun nüzûl-i Îsâ konusundaki görüşleri önemli bir örnektir. O, nüzûl-i Îsâ hadisesi hakkındaki yaklaşımını, Mahmut Şeltut’a yönelik itirazlarıyla ortaya koymaktadır. O, bu hadisenin Hz. Peygamber’in gayba ilişkin verdiği haberlerden biri olması ve kıyamet alametlerinden sayılması noktasında, sünnetin kaynaklığını öne çıkarmaktadır. Nüzûl-i Îsâ’nın gerçekleşme imkânını günümüzde sıhhati açısından problemli kabul edilen rivayetler, sahabe, tabiûn ve sonraki İslam âlimlerinin ortaya koyduğu yaklaşım ve hadis kaynaklarına duyduğu itimat üzerinden inşa etmektedir. Mustafa Sabri bu anlamda geleneksel birikimi öne çıkaran bir sünnet tasavvuru ortaya koymaktadır. Bu kapsamda çalışmamız Mustafa Sabri’nin nüzûl-i Îsâ çerçevesinde sünnetin kaynaklığına ilişkin yaklaşımını ele almayı amaçlamaktadır.