Eskiyeni (Sep 2021)

İslâm Tarihi Kaynaklarında Hac: Hz. Peygamber ve Hulefâ-yi Râşidîn Dönemleri

  • Mustafa Necati Barış

DOI
https://doi.org/10.37697/eskiyeni.908165
Journal volume & issue
no. 44
pp. 549 – 568

Abstract

Read online

Dinde, özü teşkil eden inanç esaslarından sonra ikinci sırayı ibadetler almaktadır. Zira ibadetler dinin pratik hayata yansıyan yönüdür. İslâm tarihinin ilk yıllarına bakıldığında farz oluşundan uygulanma biçimlerine varıncaya kadar her ibadetin kendine özgü bir tarihi olduğu görülmektedir. Bu anlamda hac ibadeti İslâmî kaynaklarda yer alan bazı rivayetlere göre Hz. Âdem’e kadar uzanan bir geçmişe sahiptir. Ancak başta Kâbe olmak üzere söz konusu ibadetin ifa edildiği tüm kutsal mekânların ve bu ibadeti oluşturan uygulamaların neredeyse tamamının kökenleri Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail’e dayanmaktadır. Bununla birlikte söz konusu ibadetin Hz. İsmail’den Hz. Muhammed’e geçen süreçte birçok değişikliğe yahut tahrife maruz kaldığı ve Hz. Peygamber’in Vedâ haccındaki uygulamaları sayesinde tevhid inancına uygun olarak yeniden özüne tahvil edildiği bilinen bir gerçektir. Yine haccın siyasi ve kurumsal boyutu bağlamında Hulefâ-yi Râşidîndönemindeki uygulamalar da oldukça dikkat çekicidir. Bu çalışmada daha çok erken dönem İslâm tarihi kaynaklarında yer alan rivayetlerden hareket ederek Hz. Peygamber ve Hulefâ-yi Râşidîn dönemlerindeki hac ile ilgili uygulamalar sayesinde söz konusu ibadetin nasıl özüne döndürülerek İslâm’a uygun bir hale getirildiği hususu dinî, siyasi ve kurumsal yönleriyle ele alınmaya çalışılacaktır. Bu bağlamda öncelikli olarak Hz. Peygamber döneminde gerçekleşen ve ilkine Attâb b. Esîd’in, ikincisine Hz. Ebû Bekir’in ve sonuncusuna da bizzat Allah Resûlü’nün önderlik ettiği hac ibadetleri ele alınacak ve bu hac ibadetleri ile ilgili rivayetler doğrultusunda söz konusu ibadet ile ilgili ne zaman farz kılındığı, Hz. Peygamber’in ya da diğer Müslümanların hac farz kılınmadan önce müşrik adetlerine göre hac yapıp yapmadıkları, hac emîrliği müessesesinin ne zaman ortaya çıktığı ve ilk hac emirinin kim olduğu gibi sorulara cevap aranacaktır. Daha sonra vatandaşın hak talebinde bulunması, valilerin hesaba çekilmesi ve hac emîrliği görevini kimin yapacağı gibi Hulefâ-yi Râşidîn döneminde gerçekleşen hac ibadetleri sırasındaki farklı uygulamalar da ayrıntılı bir şekilde incelenecek vesonuç itibariyle hac ibadetinin Hz. Peygamber ile Hulefâ-yi Râşidîn dönemlerinde geçirdiği değişim ve dönüşüm yanında dini, siyasi ve kurumsal yönlerine ışık tutulmaya çalışılacaktır. Ayrıca böyle bir çalışmanın sınırını aşacağından Hz. İbrahim ve Hz. İsmail sonrası hac ibadeti yahut câhiliye dönemi haccı konusuna girilmeyecek sadece söz konusu ibadetin İslâm dinine ya da tevhid inancına uygun hale getirilmesi sırasındaki bazı değişiklere ayrıntılarına girilmeksizin değinilecektir. Benzer şekilde Hz. Peygamber veya Hulefâ-yi Râşidîn döneminde gerçekleşen umre seyahatlerine de yer verilmeyecek yalnızca önemine binaen yeri geldiğinde işaret edilip geçilecektir.

Keywords