Usul İslam Araştırmaları (Nov 2021)
Osmanlı’dan Günümüze Reîsülkurrâlar
Abstract
Kırâat ilmi öğrenimini tamamlamış kimselerin başı anlamındaki reîsülkurrâ, kırâat cemiyetlerini ve kurrâlarla ilgili diğer meseleleri yöneten önemli bir kişidir. Osmanlı döneminde ortaya çıkan reîsülkurrâlık vazifesi günümüzde de varlığını devam ettirmektedir. Osmanlı’da reîsülkurrâ ve reîsü meşâyihi’l-kurrâ tâbirleri aynı anlamda olup, bazen reîsülkurrâ fî vaktih, reîsü meşâyihi’l-kurrâ fî ‘asrih ve reîsü meşâyihi’l-kurrâ fî devleti’l-‘aliyye gibi artlarına bazı eklemeler yapılarak da kullanılmıştır. Bu iki tabir kırâat eserlerinde, kırâatla ilgili verilen yazılı İcâzetlerde ve hatta mezar taşlarında 11/17. asırdan itibaren yer almıştır. Reîsülkurrâlık makamı Osmanlı’da ilk olarak Sultan I. Ahmed Han tarafından vakfedilen bir vazife olarak onun döneminde ortaya çıkmış ve bu göreve ilk olarak Evliya Mehmed Efendi (ö. 1045/1636) getirilmiştir. Reîsülkurrâlar asıl olarak İstanbul’da bulunsa da Bursa ve Edirne’de de o şehirdeki kurrâların başı anlamında reîsülkurrâlık unvanı kullanılmıştır. Bu şehirlerde reîsülkurrâ olmak, kırâat-ı takrîb hatmini diğer kurrâlardan önce tamamlamak gibi bazı şartlara bağlanmıştır. Osmanlı’dan günümüze reîsülkurrâlık vazifesini yürüten İstanbul’da kırk iki, Bursa’da yedi ve Edirne’de dört isim tespit edilebilmiştir.