Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (Dec 2013)
İslam Hukukunda İddet
Abstract
Boşanma, boşanan taraflara hukukî olarak birtakım haklar sağlamakta ve görevler getirmektedir. Boşanmanın sonuçlarından en önemlisi iddet bekleme görevidir. Evliliğin sona ermesi halinde kadının başka biriyle evlenmeden önce beklemesi gereken süre, İslam hukukunda iddet adıyla incelenmiştir. Hemen bütün hukuk sistemlerinin kabul ettiği ve çoğu toplumda var olan iddet, evliliği sona eren kadının ilk ve en önemli dinî ve hukukî görevidir. Bu görev yerine getirildiği takdirde boşanan taraflar, onların yakınları ve toplum adına birçok maslahat elde edilecektir. Şu var ki günümüzde bazı çevrelerce iddet olgusuna yeteri kadar önem verilmemektedir. Evliliğin sona ermesiyle, kadının hamile olmadığı tıbben ispatlanarak, iddet beklemenin gerekli olmadığı ileri sürülmekte; önceki evliliğin sona ermesiyle birlikte iddet beklemeksizin ikinci bir evliliğin yapıldığı görülmektedir. Bunun yanı sıra kadın, boşanmayla birlikte derhal eşinin evini terk edebilmektedir. Bu makale, iddet olgusunun önemine vurgu yapmayı, gerekli yerlerde medenî hukukumuzla da mukayese yaparak, konuyla ilgili genel bilgi vermeyi hedeflemektedir. Ayrıca çalışmada toplumda görülebilen bu tür uygulamaların İslam dini ve hukuku açısından uygun olmadığına dikkat çekilecektir