Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (Dec 2016)

ABDURREZZÂK EL-LÂHÎCÎ’DE SUDÛRUN İMKÂNI BAĞLAMINDA SOYUT CEVHERLER

  • Ahmet Pirinç

Journal volume & issue
Vol. 21, no. 2
pp. 57 – 82

Abstract

Read online

Felsefe ve kelam arasında cereyan eden önemli tartışmalardan biri de hiç şüphesiz “sudûr teorisi”dir. Filozoflar söz konusu bu teorinin imkân ve tutarlılığını mücerred cevherler/akıl ve nefs” kavramı üzerinden izah etmeye çalışmışlardır. Aynı filozoflar bu tartışma bağlamında “mücerred cevherler”in varlığını ise iki temel ilkeye dayandırmışlardır. Bunlardan biri; “Akıllar hiyerarşisi”nin neşet ettiği “‘Bir’den ancak bir çıkar” temel İlkesi bir diğeri ise “aşk teorisi” ile izah edilen “feleklerin sahip olduğu bitimsiz dairesel hareket” ilkesidir. Ancak sudûr tartışmasında kırılma noktası filozofların sudûra ilişkin Tanrı’nın icbâri bir fâiliyet özelliğine sahip olma iddialarıdır. Nitekim sudûr teorisini reddeden ve “yoktan yaratma” düşüncesini savunan kelamcılar bu tartışmada temel tezlerini “mücerred cevherler” in ontolojik gerçekliklerinin reddi ve sudûrun filozoflarca zorunlu bir süreç olarak kabul edilme yaklaşımının Allah'ın "Mürîd" oluşu ile çeliştiği eleştirisi üzerinden oluşturmuşlardır. Önde gelen Şii kelamcılardan Tûsî’nin önemli şarihlerinden biri olan filozof-mütekellim Lâhîcî bu spekülatif tartışmada hem filozofların delillerini eleştirmiş hem de kelamcıların itirazlarını çok gerçekçi bulmamıştır. Ancak bununla beraber Lâhîcî’nin Sünnî kelamın temel bir görüş olarak kabul ettiği “yoktan yaratma” fikrini benimsediğini söyleyebiliriz

Keywords