Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi (Dec 2022)

SERBEST ZAMANDA SIKILMA ALGISI, BESLENME VE FİZİKSEL AKTİVE ARASINDAKİ İLİŞKİNİN BELİRLENMESİ

  • Nurullah Emir EKİNCİ,
  • Sinan Erdem SATILMIŞ,
  • Yağmur GÜLER,
  • Ahmet Tarık ERGÜVEN,
  • Nigar KÜÇÜKKUBAŞ

DOI
https://doi.org/10.26468/trakyasobed.1160484
Journal volume & issue
Vol. 24, no. 2
pp. 693 – 712

Abstract

Read online

Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin serbest zamanda sıkılma algısı, beslenme ve fiziksel aktivite düzeyleri arasındaki ilişkinin farklı değişkenler açısından karşılaştırılmasıdır. Çalışmanın örneklemini gönüllü olarak katılım sağlayan 367 (Kadın 172 - 46,9%, Erkek 195 – 53,1%) üniversite öğrencisi oluşturmaktadır. Verilerin toplanmasında demografik bilgi formunun yanı sıra, Iso-Ahola ve Weissinger (1990) tarafından geliştirilen ve Türkçe geçerlilik ve güvenirliliği Kara, Gürbüz ve Öncü (2014) tarafından yapılan “Serbest Zamanda Sıkılma Algısı Ölçeği”, beslenme durumlarına ilişkin durumu belirlemek için Garaulet vd. (2012) tarafından geliştirilen ve Türkçe geçerlilik ve güvenirliliği Arslantaş vd. (2019) tarafından yapılan “Duygusal Yeme Ölçeği” ve MET-dk/haftalık değerlerini belirlemek için “Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi Kısa Formu (IPAQ)” kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki farklılıkları karşılaştırmak için Bağımsız Gruplar T Testi, MANOVA, ANOVA ve Pearson Korelasyon testleri kullanılmıştır. Verilerin istatistik analizinde, cinsiyet değişkeni ile doyumsuzluk arasında erkek katılımcılar lehine anlamlı sonuç bulunmuştur (p<0.05). Ayrıca, Beden Kitle Endeksi değişkeni ile duygusal yeme bozukluğu arasında kilolu olan bireylerin lehine anlamlı bir sonuç bulunmuştur (p<0.05). Haftalık serbest zaman süresi değişkenine ile sıkılma algısı arasında ve MET değerleri arasında anlamlı sonuç bulunmuştur (p<0.05). Haftalık serbest zaman süresi 16 + saat olan bireylerin sıkıldığı fakat MET değerleri açısından bakıldığında 16+ saat serbest zaman süresine sahip olan bireylerin daha aktif olduğu tespit edilmiştir. Rekreasyon aktivitelerine katılma değişkeni ile sıkılma, doyumsuzluk ve duygusal yeme arasında aktivitelere katılım sağlamayan bireylerin lehine anlamlı bir sonuç bulunmuştur (p<0.05). Ayrıca, beslenme değişkeni ile sıkılma ve doyumsuzluk arasında beslenme şartları kötü olan bireyler lehine anlamlı bir sonuç bulunmuştur (p<0.05). Bu bulgulara ek olarak, duygusal yeme bozukluğu ile sıkılma (r=251; p=0.000<0.05) ve doyumsuzluk (r=139; p=0.008<0.05) arasında anlamlı pozitif düşük düzeyde korelasyon katsayısı elde edilmiştir. Sonuç olarak, bu çalışma sonuçlarına göre rekreasyon aktivitelerine katılımı daha fazla olan bireylerin, serbest zamanda sıkılma algısı ile beslenme ve fiziksel aktivite düzeylerinin bireylerin fiziksel ve sosyal olarak yaşam kalitelerini iyileştirilmesi için etkili olduğu ortaya koyulmuştur. Yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için farklı düzeylerdeki aktivitelerin uygulanarak yeme bozukluğu puanlarına ve sıkılma algısı puanlarına etkisi incelenerek sağlık ve fiziksel uygunluk düzeylerinin boylamsal takibi önerilebilir.

Keywords