Pamukkale University Journal of Engineering Sciences (Jun 2020)
SINTACS yöntemi ile karstik ortamlarda yeraltısuyu duyarlılığının belirlenmesi: Altınova akiferi örneği
Abstract
Antropojenik etkiler ile yeraltısularının kirlenmesi dünya genelinde yaygın bir problemdir. Tarımsal faaliyetlerin yoğun olduğu alanlarda bilinçsiz kullanılan tarım ilaçları ve gübreler potansiyel kirletici olarak karşımıza çıkmaktadır. Kirliliğin önlenmesi, sürdürülebilir yeraltısuyu yönetimi açısından önemli hedeflerden biridir. Kirleticilerin yeraltısuyundaki bulunurlukları ve bollukları topoğrafik, jeolojik, hidrojeolojik, hidrolojik ve pedolojik çok sayıda parametreye bağlıdır. Bu parametrelerin kirletici taşınımı üzerindeki etkilerinin değerlendirildiği duyarlılık yöntemleri ile yeraltısuyunun kirlenmeye karşı alansal duyarlılığı belirlenebilmektedir. Duyarlılık haritalama yaklaşımlarında arazi kullanımı genellikle değerlendirilmemektedir. Oysa beslenim süreçlerini etkilediğinden arazi kullanımı yeraltısuyu duyarlılık haritalamasında önemli bir değişken olarak ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada Antalya Traverten Platosu’nda yer alan Altınova akiferinde SINTACS yöntemi ile yeraltısuyu duyarlılık haritaları oluşturulmuştur. Çalışma alanı karstik traverten ve dar bir alanda konglomera akiferlerinin yüzeylendiği yataya yakın bir bölgedir. Çalışma alanın %23’ünde yaygın olarak örtü altı yetiştiricilik yapılmakta ve sulama suyu yeraltısuyundan karşılanmaktadır. SINTACS hesaplamalarında etkin süzülme ve toprak sönümleme parametreleri değerlendirilirken örtü altı tarım alanları dikkate alınmıştır. Vadoz zon sönümleme kapasitesi ve akifer ortamı parametreleri açısından 2 farklı derecelendirme değeri için hesaplama yapılmış ve SINTACS-I ve SINTACS-II duyarlılık haritaları oluşturulmuştur. Çalışma kapsamında değerlendirmeye eklenen arazi kullanımı ile duyarlılık haritalarında aynı jeolojik birim içinde farklı duyarlılık sınıfları tanımlanmıştır. Oluşturulan SINTACS-I ve SINTACS-II haritalarına göre yüksek ve çok yüksek duyarlılıklı alanlar sırası ile %85 ve %96 olarak belirlenmiştir. Çalışma alanında varlığı ortaya koyulan geniş alanlara yayılan yeraltısuyunun yüksek-çok yüksek kirlenme olasılığı tarım kökenli kirleticilerin kullanımının kontrol altına alınmasını gerektirmektedir. Duyarlılık haritaları temel alınarak arazi kullanımı planlamaları yapılmalı ve kimyasal gübre ve ilaç kullanımını sınırlayan iyi tarım uygulamaları hızla uygulamaya alınmalıdır.