Prof Dr Şemsi Gök 1920-2002

Abstract

Prof. Dr. Şemsi GÖK (1920-2002) Adli tıp bir tutku haline dönüşmeden çok önce tanışmıştık sizinle. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Burhanettin Toker anfisinin, az ışıklı, gıcırdayan ahşap sıralarında tedirgince kımıldanmıştık anlattıklarınızı dinledikçe. Gözlerinizdeki ışıltıyı gözlemiştik şaşkınlıkla. Adli tıp başlıklarının eğitimimizdeki yerini kavramakta çok zorlanmıştık. Mecburi hizmete gidip de Savcı ile baş başa kalınca hissettik hekim olmanın ağırlığım. Adli Tıp koridorlarında karşılaştık sonra. Gözlerinizdeki ışıltıyı anlamaya başladığımız günlerdeydik artık. Morgun kapısının arkasını elinize süpürgeyi alıp süpürüşünüzün, takıldığımız her otopside yam başımızda belirivermenizin, birlikte yapılan sabah kahvaltılarında vaka tartışmalarının, tek bir harf hatasını bile gözünüzden kaçırmayışmızm yakm tanıklarıydık. Raporlarımızın ucundaki kulaklarla odaya girdiğinizde uzayan boynumuz, keskinleşen gözlerimizle ismimizi arardık. Tedirginhğimiz işimizi iyi yapamamanın utancım taşır olmuştu çoktandır. O’Hemy’nin “son yaprak” öyküsündeki gibi siz de bir sonbahar rüzgarında ayrıldınız aramızdan. Yaprağı iyi bağlayamamışız ağaca. Rüzgarla uçup raporumun köşesine ilişen o yaprakta adım yazıyordu. Biliyorum ki, hepimizin adı bir yaprakta yazılıdır, insana dair ne varsa sorumlu olduğumuzu anımsatan o yapraklarımız hiç eksik olmayacak, gözlerinizdeki ışıltıyı ise hep birlikte taşıyacağız geleceğe. Şebnem Korur Fincancı