Hemşirelikte Araştırma Geliştirme Dergisi (Apr 2024)

Kadınların Sağlık Okuryazarlık Düzeyi İle Meme Kanseri Taramasına Yönelik Sağlık İnançları Arasındaki İlişki

  • Büşra Erkılıç,
  • Sevil Albayrak

DOI
https://doi.org/10.69487/hemarge.1254454
Journal volume & issue
Vol. 26, no. 1
pp. 1 – 10

Abstract

Read online

Amaç: Araştırma, kadınların sağlık okuryazarlık düzeyi ile meme kanseri taramasına yönelik sağlık inançları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacı ile ilişkisel tarama modeli tipinde yapıldı.Yöntem: Araştırma, Haziran-Ekim 2019 tarihleri arasında Kırşehir il merkezinde bulunan 12 aile sağlığı merkezine başvuran ve araştırmaya katılmayı kabul eden 20 yaş ve üzeri 766 kadın ile gerçekleştirilmiştir. Oluşabilecek veri kayıplarını önlemek amacıyla 766 kadın araştırma örneklemine dahil edilmiştir. Veri toplamada kişisel bilgi anketi, Türkiye Sağlık Okuryazarlık Ölçeği ve Champion’un Meme Kanseri Taramalarında Sağlık İnanç Modeli Ölçeği kullanıldı. Elde edilen veriler bilgisayar ortamında sayı, yüzde, ortalama, bağımsız gruplarda t testi, tek yönlü varyans analizi, Pearson korelasyon analizi ve Post Hoc olarak Tukey testi ile değerlendirildi.Bulgular: Bu araştırmada kadınların Türkiye Sağlık Okuryazarlık Ölçeği puanının yaş gruplarına göre incelenmesi sonucunda en yüksek puanın 100,64±14,09 ile 20-25 yaş grubunda olduğu, 20-25 yaş grubu kadınların duyarlılık, önemseme, kendi kendine meme muayenesi engel ve öz etkililiği, mamografi yararları ve engelleri alt boyutlarından en yüksek puanı aldığı ve istatistiksel olarak anlamlı ilişki olduğu belirlenmiştir (p<0,05).Sonuç: Bu araştırmadan mamografi engelleri alt boyutunda kadınların meme kanseri inanç düzeyleri ile sağlık okuryazarlık ölçeğinin geneli ve alt faktörlerine ait okuryazarlık düzeyleri arasında negatif yönde, duyarlılık, sağlık motivasyonu, klinik meme muayenesi yararları ve öz etkililik ve mamografi yarar alt boyutunda pozitif yönde düşük düzeyde anlamlı ilişki olduğu, kadınların sağlık okuryazarlık düzeyinin meme kanseri taramasına yönelik sağlık inanç düzeylerini etkilediği tespit edilmiştir.