Genel Tıp Dergisi (Jun 2020)

Türkiye’de yapılan kadavra ve canlı donörden karaciğer nakillerinin 2011-2017 yılları arası analizi

  • Aydın Dalgıç,
  • İlker Sapan,
  • Songül Budak Diler,
  • Günsel Bingöl

Journal volume & issue
Vol. 30, no. 2
pp. 119 – 128

Abstract

Read online

Amaç: Organ nakli, insan vücudunda görev yapamayan bir organın yerine, canlı vericiden veya kadavradan alınan sağlam bir organın nakledilmesini sağlayan cerrahi bir yöntemdir. Biz bu araştırmada, T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından 2011 yılında onaylanan ve Türkiye Organ Doku Nakil Sistemi TODS olarak adlandırılan dijitalleştirilmiş sistem ile kayıt altına alınan, 2011-2017 yılları arasındaki karaciğer nakil verilerinin istatistiksel analizini yapmayı hedefledik.Gereç ve Yöntem: T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından 2011-2017 yılları arasında özel izin ile hasta ve donör bilgileri rumuz olarak belirtilmek suretiyle yürütülen projeler kapsamında elde edilen veriler, bu analiz çalışması için esas kabul edilmiştir. Veri işleme araçları olarak AriceTech-Data Minning Systems, Microsoft Power BI, SPSS 21 kullanılmıştır.Bulgular: Türkiye genelinde, 2011-2017 yılları arasında toplam 7466 karaciğer hastası bulunduğu, toplam nakil sayısının 7728 olduğu ve yapılan nakillerin %70’inin canlı, %30’unun kadaverik nakil olduğu saptanmıştır. 2011-2016 yılları arasındaki genel hasta ve greft sağ kalım oranları; Greft Sağ Kalım 1 yıl GSK1 için %67.09, Hasta Sağ Kalım 1yıl HSK1 için %75.76 ve Hasta Sağ Kalım 15 Gün HSK15Gün için ise %90.25 olarak belirlenmiştir. Yapılan tüm nakillerde kadaverik+canlı toplam greft kaybı/nakil 542/7728 oranı %7.01 olarak saptanmıştır. Ülkemizde, canlı-akrabadan nakil olmak için ortalama 125 gün bekleme yapılmaktadır.Sonuç: Türkiye genelinde yapılan karaciğer nakillerindeki canlı-kadaverik oranları dünyada bilinen oranların tersi yönündedir. Karaciğer hastaları nakil için oldukça uzun süre beklemek zorunda kalmaktadır. Uzun bekleme süreleri sebebiyle kaybedilen hasta sayıları ve organ yetmezliği olan hastaların yoğun bakım maliyetleri artmaktadır. Türkiye’deki bu sorunun çözümü için kadavra donör sayılarının artırılması, beyin ölümü olgularının tespiti ve organ vericisi olarak kullanılma oranlarının yükseltilmesi önem arz etmektedir. Öncelikli nakil ihtiyacı olup kadavra temin edilemeyen hastalar için, kalp atımsız kadavra donörlerinin kullanılması ve çapraz nakil programının etkin olarak uygulanması bir çözüm olarak önerilebilir

Keywords