İtobiad (Dec 2021)

Kur’an Yorumunda Tarihsel Bağlamın Sınırlayıcılığının Problemleri

  • Mehmet Bağçivan

DOI
https://doi.org/10.15869/itobiad.834432
Journal volume & issue
Vol. 10, no. 4
pp. 3316 – 3344

Abstract

Read online

Modern dönemde Batı’da ortaya çıkan anlam ve yorum teorilerinde tarihsel bağlamın önem kazanmasına paralel olarak; İslâm dünyasında Kur’an tefsirinin sıhhatini belirlemede iç/metinsel ve dış/tarihsel bağlama riayet, en temel kriterlerden biri haline gelmiştir. Bu anlayışa göre, nâzil olduğu toplumla diyalektik ilişki halinde tedricen teşekkül eden Kur’ân-ı Kerîm, özü itibariyle yazılı bir metin değil “söz”dür. Sözlü metinlerde anlamın önemli bir kısmı; mütekellimin psikolojik hâli, ses tonu, sözün söylendiği ortam, muhatapların epistemik düzeyleri, sosyo-kültürel durumları ve tarihsel şartlar gibi metin dışı unsurlarda bulunmaktadır. Bununla birlikte, tarihsel süreçte Kur’an sanki yazılı bir kitap gibi algılanmış ve âyetler metin merkezli olarak anlaşılıp yorumlanmıştır. O halde, Kur’an’ı doğru anlamak ve yorumlamak için, eldeki bütün tarihsel ve bilimsel verilerden faydalanarak nüzûl dönemi aslına uygun biçimde yeniden kurgulanmalı ve ilk muhatapların âyetlerden ne anladığı nesnel olarak tespit edilmelidir. Zira Kur’an âyetlerinin Allah’ın muradını ifade eden tek nesnel mânası bulunmaktadır ki bu da nüzûl dönemindeki ilk muhatapların âyetten anladığıdır.Ne var ki günümüzde özellikle akademik çevrelerde Kur’an yorumunda neredeyse müsellem kabul edilen bu anlayış; teorik-mantıksal temelleri, uygulanabilme imkânı ve tazammunları açısından birçok hata, eksik ve riskler barındırmaktadır. Birincisi, söz konusu yaklaşım Kur’an’ın tarihsel-kültürel bir söz olduğuna ilişkin modern bir kabule dayanmaktadır. İkincisi, elimizde bulunan tarihsel malzemeler hem nicelik hem de nitelik bakımından, Kur’an’ın nüzûl dönemini gerçeğe uygun ve bağlayıcı biçimde yeniden inşa etmek için yeterli değildir. Dolayısıyla bu konuda söylenecek her şeyin sübjektif ve spekülatif niteliği sebebiyle bağlayıcı olması mümkün değildir. Ayrıca unutulmamalıdır ki müphemlik ve çok anlamlılık; Kur’an-Sünnet ile desteklenmiş ve klasik dönemde Kur’an’ın evrenselliği için bir imkân olarak kullanılmıştır.

Keywords