Eskiyeni (Sep 2023)

Şeriati’nin Aynasında Marks: Marks’ın Bir İslamcının Aynasına Yansıyan Suretleri ve Marksizmler

  • Sever Işık

DOI
https://doi.org/10.37697/eskiyeni.1307585
Journal volume & issue
no. 50
pp. 901 – 923

Abstract

Read online

Bu makalenin amacı Şeriati’nin Marks ve Marksizm’e bakış açısını ortaya koyarak bir değerlendirmesini yapmaktır. Şeriati’nin sol teolojisi aleyhte olmakla birlikte daima Marksizm’le ilişki içinde teşekkül etmiştir. Marksizm analizinde ve eleştirisinde muhafazakâr bir dil kullanmaktan özenle kaçınan Şeriati için Marksizm, küfür ideoloji değil, aşılması ve alt edilmesi gereken yabancı ve rakip bir ideolojidir. Şeriati’nin amacı kitleleri siyasal mücadeleye çekmek ve toplum adına mücadele eden Müslümanlar için bir çeşit siyasal kılavuz işlevi görecek olan bir dini ideoloji oluşturmaktır. Onun, Marksizm’e bakışında önemli tarihsel değişimler söz konusudur. İlk dönem çalışmalarında “üç Marks” ayrımından hareketle olumsal olan yaklaşım, zamanla daha negatif bir karakter edinir. Geç dönem çalışmalarında Marksizm yeniden değerlendirilir ve materyalist bir ideoloji olarak reddedilir. İslam-Bilim ideolojisinin dini kaynakları yeniden vurgulanarak iki ideoloji arasındaki farklılıklar keskinleştirilir. Ona göre İslam, kapitalizmle ortak ontolojik zemini paylaşan Marksizm’den temelden farklı ve bütünlüklü bir ideolojidir. Biri reddedilmeden diğeri kabul edilemez. Tevhidi esas alan İslam, radikal bir öznelliği yaratma, özgürlük ve eşitlik gibi temel ideallere ulaşma hususunda Marksizm başta olmak üzere tüm modern ideolojilerden daha üstün bir konumdadır. Avrupa merkezci bir ideoloji olan Marksizm aynı zamanda yabancılaştırıcı batılı bir ideolojidir. Sol etosu kendi sol teolojisine dahil etmekle birlikte Marksizmin ontolojik kabulleri kesin olarak reddeder. Tevhide dayanan devrimci bir dünya görüşü inşa etmeye çalışır. Bu maneviyatçı dünya görüşü adaleti, özgürlük ve eşitliği temel amaç edinir. Bireysel inanç ve zahidane yaşam bu dünya görüşünün en önemli unsurlarındadır. İslam, Müslüman toplumları kapitalizme ve emperyalizme karşı mobilize edecek, yabancılaşmaya karşı toplumun kimliğini koruyacak yegâne yapıdır. Bu nedenle yabancı ve yabancılaştırıcı ideolojiler terk etmek ve devrimci bir ideoloji olarak İslama dönmek gerekir.

Keywords