Eskiyeni (Mar 2024)

Gazzâlî’ye Göre Âdetullah ile Sünnetullah Kavramlarının Anlamı ve Nedensellik

  • Selami Yalçın

DOI
https://doi.org/10.37697/eskiyeni.1409609
Journal volume & issue
no. 52
pp. 243 – 266

Abstract

Read online

Gazzâlî’nin âdetullah ve sünnetullah kavramlarına yüklediği anlamlar ve Tehâfütü’l-felâsife adlı eserinde nedensellik konusunda söyledikleri ile İhyâ ve diğer bazı kitaplarındaki ifadeleri arasında çelişki olduğu izlenimi uyanmaktadır. Makalede öncelikle âdetullah ve sünnetullah kavramlarının anlamları izah edilmeye çalışılmıştır. Gazzâlî’den önceki dönemlerde yaşamış kelâm ve tefsir âlimlerinin bu kavramlara yüklediği manalar araştırılmıştır. Sünnetullah kavramının Kur’ân’daki anlamları kısaca ele alınmıştır. Daha sonra Gazzâlî’nin eserlerinde âdetullah ve sünnetullah kavramlarına yüklediği anlamlar gruplandırılarak tahlil edilmiştir. Sebep ile sonuç arasındaki ilişki ile mutlak nedensellik ve sünnetullahın değişmezliği konusundaki düşünceleri aktarılmıştır. Gazzâlî’nin nedensellik konusundaki fikirleri hakkında yapılan çalışmalar incelenmiş ve bu çalışmaların onun Tehâfütü’l-felâsife’de söyledikleri üzerinde yoğunlaştığı, İhyâ’daki ifadelerine nadiren değindiği görülmüştür. Bu nedenle bu araştırmada yazarın bütün eserleri dikkate alınmıştır. Gazzâlî’nin, filozoflarla girdiği tartışmanın odağında bulunan mucize konusundaki düşünceleri aktarılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda “sünnetullah” tabirinin Kur’ân’da sosyal yasalar ile fıtrat kanunlarını ifade etmek üzere zikredildiği anlaşılmıştır. Taberî, Tirmizî, Mâtürîdî, Bâkillânî ve Cüveynî gibi Gazzâlî’den önceki bazı âlimlerin de âdetullah ve sünnetullah tabirlerini tabiat kanunları ile sosyal yasalar manasında kullandıkları görülmüştür. Gazzâlî’nin ise eserlerinde âdetullah ve sünnetullah kavramları arasına fark gözetmeden fizik ve tabiat kanunları ile insanın fıtratı ve toplum düzeniyle ilgili kanunlar manasında kullandığı tespit edilmiştir. Onun sebep ile sonuç arasında bir ilişki olduğunu kabul ettiği ancak filozofların aksine belli sebeplerin belli sonuçları doğurmasını zorunlu görmediği anlaşılmıştır. Bunun yanında sonuçların sebepsiz ortaya çıkamayacağını, insanların bunlara uygun davranması ve rızık araması gerektiğini, yasalara aykırı davranışın tevekkül sayılamayacağını savunduğu belirlenmiştir.

Keywords