Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi (Nov 2017)
Tarsim Arılı Kovan Sigorta Uygulamaları TR32 Bölgesi Örneği
Abstract
Arıcılık doğa koşullarına bağlı olarak gerçekleştirilen ve doğa koşullarından en çok etkilenen hayvancılık alt sektörlerinin başında gelmektedir. Gerek iklime, gerek doğal afetlere gerekse diğer faktörlere bağlı olarak yaşanabilecek olumsuzluklar arıcılık işletmelerinin kârını azaltmakta hatta bazı durumlarda işletmeler zarar edebilmekte ve gelecek yıllar için işletmenin ekonomik durumunun uzun süre normale dönmesini imkânsız kılmaktadır. Bahsi geçen risklerin bir kısmının ya da tamamının sigorta ile güvence altına alınması mümkündür. Bu çalışma ile 2014-2015 üretim döneminde, arıcılık faaliyetlerinin yoğun olarak yapıldığı Muğla, Aydın ve Denizli illerini kapsayan TR32 Bölgesinde tabakalı örnekleme yöntemiyle belirlenen 73 adet arıcılık işletmesinin TARSİM uygulamalarına ilişkin bilgi ve görüşlerinin araştırılması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Arıcılık işletmelerinin 59 tanesi (%80) iller-bölgeler arası gezginci arıcılık faaliyeti yapmakta olup 14 tanesi (%20) il içi gezginci arıcılık faaliyeti gerçekleştirmektedir. İşletmelerin 28 tanesi (%38) arılı kovan sigortası yaptırdığını, 45 tanesi (%62) çeşitli nedenlerden dolayı sigorta yaptırmadığını bildirmiştir. Arıcılık işletmelerinin 20 tanesi (%27,4) TARSİM hakkında bilgi sahibi olduklarını, 53 tanesi (%72,6) bilgi sahibi olmadıklarını belirtmişlerdir. Sigorta yaptıran işletmelerin %32,1’i kovan başına ödedikleri sigorta prim bedelini bildiği, %67,9’unun bilmediği tespit edilmiştir. Sigorta yaptıran arıcılık işletmelerinin arılı kovan sigorta maliyeti 123 TL ile 738 TL arasında değiştiği ve ortalama sigorta masrafının işletme başına 328 TL olduğu saptanmıştır. Arılı kovan sigortası yaptırmayan işletmelerin sigorta yaptırmama nedenleri; sigorta teminatının dar kapsamlı olması, işletme giderlerine fazladan mali yük getirmesi, kendi ihmalinden dolayı, sigorta kapsamında yapılan ödemelerde mağduriyet yaşanması veya mağduriyet yaşayacağına inanması şeklinde tespit edilmiştir. Arıcılık işletmeleri, tarımsal ilaçlamaya bağlı zehirlenmeler, bir takım arı hastalıklarına bağlı oluşan ekonomik kayıplar, hırsızlık ve meydana gelebilecek bir takım ürün kayıplarının da teminat kapsamına alınması gerektiğini belirtmişlerdir. Sonuç olarak, sigorta yaptırma oranlarının ileriye dönük olarak artırılması, TARSİM’in tanınırlık ve bilinirlilik oranının arıcılık işletmeleri nazarında artırılması ve bu konularda mutlak bir başarı sağlanması durumunda, arıcılık işletmelerinin beklentileri arasında olan teminatların bir kısmının ya da tamamının güvence altına alınarak, kovan başına yapılan ödeme primlerinin azaltılması mümkün görülmektedir.
Keywords