Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (Feb 2012)

Resmin Dokunması

  • Sevim Arslan

Journal volume & issue
no. 27
pp. 45 – 57

Abstract

Read online

14-19. yüzyıllar arasında özellikle Kuzey Avrupa’dan başlayarak tüm Avrupa’ya yayılan “tapestry” geleneği tekstil sanatıiçinde son derece önemli ve ayrıcalıklıbir yere sahiptir. Tekstillerin baştacıolarak kabul edilen tapestryler gücün, zenginliğin sembolleri ve bir statü göstergesi niteliğine sahiptir. Avrupa kiliselerinin ve saraylarının en önemli iç mekân dekorasyon unsuru olan tapestrylere sahip olma ayrıcalığısadece varlıklıkişiler ve özellikle kraliyet ailesine aittir. Siparişlere ve mimariye bağlıolarak son derece büyük ebatlarda, tek parça ya da birden çok parçadan oluşan setler halinde üretilmişlerdir. Genellikle figüratif özelliklere sahip olan kompozisyonlar, av sahneleri, manzara, alegorik tasvirler, dinsel ve mitolojik konulardan oluşmaktadır. Avrupa’nın birçok bölgesinde üretim merkezleri olan tapestryler 15-18. yüzyılda altın çağınıyaşamıştır. Önemli üretim merkezleri arasında Flandra, Arras, Brüksel, Tournai, Gobelins, Beauvais ve Aubosson atölyeleri bulunmaktadır. 19. yüzyıldan itibaren sanayi devrimi ile birlikte önemini vegücünü kaybeden tapestry üretimi giderek kaybolmuştur. Yüzyılın sonlarında William Morris’in öncülük ettiği Art Crafts Sanat ve Zanaat hareketitapestry üretiminin yeniden canlanmasına önemli katkısağlamıştır. Avangard ve modernizmin getirdiği modern sanatın hareketlerine bağlıolarak ortaya çıkan değişim sürecinde, tapestry geleneği dönemin öncü sanatçılarının dikkatini çeker ve sanatçılar tablolarınıtapestry tekniğinde dokutmaya başlar. İşlev ve amaç bakımından tapestry geleneğinden kopmuşolsalar da bu dokumalar 20. yüzyılın tapestrylerini oluşturmaktadır. Bu makalede, geleneksel tapestrylerin değişim süreci, nedenleri, amaçlarıve sonuçlarının tartışılmasıve değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.

Keywords