Sakarya Tıp Dergisi (Mar 2018)

Ordu İlinde Otizm Spektrum Bozukluğu Tanılarının Yıllara Göre Değerlendirilmesi

  • Ömer Karaman

DOI
https://doi.org/10.31832/smj.396908
Journal volume & issue
Vol. 8, no. 1
pp. 127 – 133

Abstract

Read online

Amaç: Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), bilişsel olarak gelişim geriliği ve sapmalarla birlikte erken çocukluktan başlayarak yaşam boyu süren ve sosyal ilişkiler, iletişim ile davranışlarda sorunlar oluşturan yaygın gelişimsel bir bozukluktur. Son yıllarda dünyada ve Türkiye’de OSB tanılamasında artış yaşanmaktadır. Söz konusu artış insan vücudunun mikrobiyotasının bozulmasına, gastrointestinal bozukluklara, kötü beslenme alışkanlıklarına, aşırı antibiyotik kullanımına, Lyme hastalığına ve çocuklarda aşı kullanımına bağlanmaktadır. Dünyada OSB’nin artış hızı ile ilgili çeşitli oranlar verilmekte ve durumun önemi belirtilmektedir. Fakat Türkiye ile ilgili istatiksel verilere rastlanılmamaktadır. Bu çalışmanın amacı Ordu ili Altınordu Rehberlik ve Araştırma Merkezi müdürlüğü (RAM) OSM tanılama verilerini değerlenmektir. Böylece Türkiye’de kaynaklarda ki OSB artış hızı oranları ile ilgili boşluk, başlangıç olarak doldurulmaya çalışılmıştır.Gereç Ve Yöntem: Araştırmada Ordu ili Altınordu RAM OSB tanılama verileri retrospektif kohort olarak incelenmiştir. Elde edilen veriler SSPS programında Pearson ve tek örneklem Ki-kare testi ile analiz edilmiştir.Bulgular: Araştırmada Türkiye’de OSB’li birey sayısında yıllara göre anlamlı bir artış olduğu tespit edilmiştir. Tanıların cinsiyete göre dağılımında yıllar arasında bir fark bulunamamıştır Sonuç: Türkiye’de OSB artış hızı ile ilgili analizler yapılmış ve Türkiye’de OSB ile ilgili erken tanı ve tedavi yaklaşımı temelli politikalar oluşturulması ve bu doğrultuda Gasrointestinal yakınmalara önem verilerek tanı ve tedavisinin yapılmasına, uygun beslenme alışkanlıkları kazanma programlarına yer verilmesi, akıllı ilaç kullanımı çerçevesinde antibiyotik kullanımının düzenlenmesi, Lyme hastalığının tanı ve tedavisi ve aşılarla ilgili içerik düzenlemelerine gereksinim duyulmasına yönelik öneriler sunulmuştur. Çalışma sonucunda elde edilen verilerin de tanılama ile ilgili yapay bir artış olmadığı belirlenmiştir. Ayrıca ileride bu alanda yapılacak çalışmalarla bu durumun değerlendirilmesi uygun olacaktır.

Keywords