Cukurova Medical Journal (Dec 2018)
Suça sürüklenen çocuk ve ergenlerin sosyodemografik ve klinik özellikleri
Abstract
Amaç: Bu çalışmada, adli makamlarca TCK madde 31/2 gereğince bilirkişi raporu düzenlenmek üzere bir üniversite hastanesine gönderilen suça sürüklenen çocuklar ve ailelerinin sosyodemografik özellikleri, suçun niteliği, eşlik eden psikiyatrik tanı ve düzenlenen rapor sonuçlarının incelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma, 01.04.2013-01.04.2015 tarihleri arasında adli makamlar tarafınca bir üniversite hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları polikliniğine TCK madde 31/2 gereğince rapor düzenlenmesi istenen çocuk ve ergenlerin dosya kayıtlarının geriye dönük olarak taranması ile gerçekleştirilmiştir. Adli dosya kayıtlarından olgular ve ailelerinin sosyodemografik özellikleri, WISC-R (Wechsler Intelligence Scale for Children-Revised, WÇZÖ-R, Wechsler Çocuklar için Zeka Ölçeği-Yeniden Gözden Geçirilmiş Formu) sonuçları, klinik değerlendirme sonuçları ve adli olaya ilişkin bilgiler elde edilmiştir. Bulgular: Olguların %11,1’i (n=7) kız, %88,9’u (n=56) erkekti. Suça karıştığı iddia edilen olguların işlenen suç tipleri arasında ise ilk sırada hırsızlık (%40,5) yer almaktaydı. Klinik değerlendirme ile olguların %49,2’sinin (n=31) normal zeka düzeyinde olduğu, %38,1’inin (n=24) sınırda zihinsel kapasiteye sahip olduğu, %12,7’sinin (n=8) zeka geriliğinin bulunduğu belirlenmiştir. Sonuç: Suça sürüklenen çocuklarda entelektüel kısıtlılık, sosyoekonomik güçlükler ve hem çocuk, hem de ailede düşük eğitim düzeyinin sıklığı dikkat çekicidir. Çocuk suçluluğunu azaltmak için risk altındaki çocukların gereksinimlerinin belirlenmesi ve buna uygun koruyucu ve destekleyici önlemlerin alınması gerekli görünmektedir.
Keywords