Turkish Journal of Shiite Studies (Jun 2025)

Propaganda Amaçlı Yazılmış Dini Metinlerin Mezhepler Arası İlişkilere Etkisi: 'Peşaver Geceleri' Örneği

  • Cemil Hakyemez

DOI
https://doi.org/10.48203/siader.1683213
Journal volume & issue
Vol. 7, no. 1
pp. 7 – 22

Abstract

Read online

Makalemizin konusu olan Peşaver Geceleri (Şebhâ-yi Pîşâver) isimli kitabın yazarı Seyyid Muhammed Musevî, adı geçen çalışmasını, bir kısım Hindistanlı basın mensubunun huzurunda birkaç Ehl-i Sünnet âlimiyle birlikte yaptığı tartışmaları kayda geçirerek oluşturduğunu ifade eder. Eser, günümüz İsnaaşerî Şiîliği’nin en önemli propaganda araçlarından biri olarak kabul edilmesine rağmen bununla ilgili yeterli sayıda bilimsel çalışmaya rastlanılmamıştır. Peşaver Geceleri, Şia’ya yönelik eleştirilere kapsamlı bir şekilde cevap vermeye çalışan en meşhur kitaplardan biridir. İlgili eserde tartışmalar, Şiî-Sünnî polemiğinin geçmişteki diğer benzerlerine oranla daha sistematik bir şekilde ele alınmıştır. İmamet, Ehl-i Beyt’in masumiyeti, Fedek, Gadir-i Hum vb. temel Şiî iddialar üzerinde yoğunlaşmıştır. Yakın dönemlerde yazılmış olması da çağdaş mezhep tartışmaları açısından büyük önem arz etmektedir. Fakat âlimler arasındaki münazaraların gerçekleşme şekli ve kitabın yazılma süreciyle ilgili net olmayan bir durum söz konusudur. Eserin içeriği, tartışılan meselelerin abartıldığı, bazı hususlarda da bilgilerin çarpıtıldığı ve bu doğrultuda birtakım senaryoların üretildiği izlenimi vermektedir. Özellikle Sünni yazar olarak tanıtılan kişilerin mezhepsel kimlikleriyle ilgili gerçekle ilgisi olmayan beyanlarda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Tartışma yaptığı Sünni âlimlerin kimliklerinin, Sünniliği temsil yetkileri ile müzakerelerde takınmış oldukları tutumun, hatta müzakerelerin sonunda Şiî iddiaları kabul ettiklerinin müellif tarafından beyan edilmesi de gerçeklikten oldukça uzak gözükmektedir. Aslında kitaptaki temel amacın imamet meselesi olduğu, bu sebeple de Ebu Hanife gibi Sünni geleneğin önde gelen âlimlerinin yıpratılmaya çalışıldığı her haliyle bellidir. Yazarın, kendilerine yönelik haksız eleştirilere bir cevap olarak hazırladığını iddia ettiği bu çalışmasının, amacından farklı olarak, tartışmaları gerçekçi zeminden daha da uzaklaştırmış olduğunu ifade edebiliriz.

Keywords