Düzce Tıp Fakültesi Dergisi (Apr 2019)

Enginar Yaprağı Sulu Ekstraktı Kullanılarak Çinko Oksit Nanopartiküllerinin Yeşil Sentezi, Karakterizasyonu, Anti-Bakteriyel ve Sitotoksik Etkileri

  • Ömer ERDOĞAN,
  • Fatih BİRTEKOCAK,
  • Erman ORYAŞIN,
  • Mürüvvet ABBAK,
  • Gülen Melike DEMİRBOLAT,
  • Salih PAŞA,
  • Özge ÇEVİK

DOI
https://doi.org/10.18678/dtfd.482351
Journal volume & issue
Vol. 21, no. 1
pp. 19 – 26

Abstract

Read online

Amaç: Bu çalışmanın amacı, yeşil kimya yöntemiyle çinko oksit nanopartiküllerini (ZnONPs) sentezlemek ve bu nanopartiküllerin anti-bakteriyel ve anti-kanser etkilerini incelemektir.Gereç ve Yöntemler: Çinko iyonları ve sulu enginar yaprağı (Cynara scolymus) ekstraktı kullanılarak ZnONPs yeşil kimya yöntemiyle sentezlendi. ZnONPs oluşumunun doğrulanması ve karakterizasyonu için morötesi-görünür bölge spektroskopisi (UV-Vis), Fourier dönüşümü kızılötesi spektroskopisi (FTIR), taramalı elektron mikroskobu (SEM), zetasizer ve Enerji dağınım X-ışını spektroskopisi (EDX) analizleri kullanıldı. ZnONPs’nin 4 farklı bakteri türü (E. coli, S. aureus, P. aeruginosa ve E. faecalis) üzerindeki antibakteriyel aktiviteleri, minimal inhibe edici konsantrasyon (MİK) ve kuyucuk difüzyon yöntemiyle ölçüldü. ZnONPs’nin HT-29 insan kolon kanseri hücreleri üzerindeki sitotoksik etkileri konsantrasyon ve zamana bağlı olarak olarak belirlendi.Bulgular: UV-Vis spektrumunda ZnO’ya spesifik olan 320-335 nm aralığında absorbans artışı gözlemlendi. FTIR spektrumunda 426 cm-1 ve 540 cm-1’de ZnO’ya ait gerilme titreşimleri belirlendi. SEM analizinde partikül boyutu 276-309 nm ölçüldü. ZnONPs’nin zeta-sizer analizlerinde partikül büyüklüğü 137,8 nm ve partikül yükü -6,34 meV olarak bulundu. Antibakteriyel aktivite ölçümlerinde, sentezlenen nanopartiküllerin E. coli ve S. aureus’ta bakteriyel aktivite inhibisyonu sağladığı tespit edildi. ZnONPs HT-29 kolon kanseri hücreleri üzerinde 10 µg/mL’den daha yüksek konsantrasyonlarda sitotoksik etki gösterdi.Sonuç: ZnONPs’nin düşük maliyetle hazırlanabileceği ve klinik tedavilerde yeni ilaç formülasyonları için taşıyıcı sistem olarak kullanılma potansiyeline sahip olduğu bu çalışma ile gösterilmiştir.

Keywords