Kocatepe İslami İlimler Dergisi (Dec 2021)

İhsân Mahvî’nin Mahfil Mecmuasındaki Makaleleri Bağlamında Bâbîlik ve Bahâîlik

  • Süleyman Çam

DOI
https://doi.org/10.52637/kiid.1001180
Journal volume & issue
Vol. 4, no. 2
pp. 346 – 361

Abstract

Read online

Bâbîlik, Mirza Ali Muhammed Şîrâzî (ö. 1266/1850) tarafından 19. Yüzyılda İran’da kurulan, Şiîliğin temel esaslarından olan velâyet, müceddid ve mehdî gibi birçok kavramla şekillenen ve daha sonra Bahâîlik adıyla devam eden, dinî görünümlü çağdaş itikadî bir mezheptir. Bu mezhep, beklenen mehdî söyleminin yüksek sesle dile getirildiği bir dönemde ortaya çıkmış ve Şiî İslâm anlayışı doğrultusunda gelişmiştir. Bu akımın temeli, İslâm’a dayanmakla birlikte Yahudilik ve Hıristiyanlıktan da etkilenmiştir. Babîlik, ilk önce Şiîliğin ıslah edilmiş bir şekli olarak görülmüş ve belli bir güce kavuştuktan sonra da yapılan ilavelerle değişikliğe uğramıştır. Bâbîlik ve Bahâîlik ile ilgili çalışmaları olan İhsan Mahvî (ö. 1355/1936), vatan ve millet uğruna cephede savaşan, İstiklal Mahkemelerinde sıkıntılı günler yaşayan ve Yenikapı Mevlevîhânesi’nden yetişen son devrin en iyi semâzenlerinden biridir. İhsan Mahvî’nin Mahfil, Beyânü’l-Hak, Mektebli ve Muhibbân dergilerinde yazıları ve şiirleri bulunmaktadır. Çalışmaları daha çok dinî, ilmî ve edebî özellikte olan Mahfil dergisinde yer almaktadır. İhsan Mahvî’nin söz konusu dergideki Bâbîlik ile ilgili çalışmaları dikkat çekicidir. Bu çalışmalar, “Bâbîlik” başlığı altında Mahfil dergisinde yedi ayrı sayıda yayımlanmıştır. İhsan Mahvî’nin Fars edebiyatını öğrenmek amacıyla gittiği İran’ın Hemedan eyaletinde kaldığı yıllarda bir Bâbî’nin evinde yapılan âyine katılması ve orada gözlemler yaparak Bâbîlik hakkında bilgiler vermesi konusu açısından kayda değer önem arz etmektedir. Dolayısıyla bu çalışmada, İhsan Mahvî’nin hayatı, eserleri, Şiîlik ve Sünnîliğe dair görüşlerine yer verilmiş ayrıca Temmuz 1920-Mart 1926 tarihleri arasında yayımlanan Mahfil dergisindeki “Bâbîlik” adlı araştırmaları ele alınmıştır. Çalışmalarında Şiîlik ve Sünnîlik hakkında bilgiler aktaran İhsan Mahvî, bu iki mezhebi kıyaslamış, Şîa’nın İslâm dünyasına verdiği zararlara dikkat çekmiştir. Özellikle Şîa’nın doğduğu ve yayıldığı İran hakkında önemli bilgiler vermiştir. Onun araştırmalarına göre Bâbîlik ve Bahâîlik üzerinden Kur’an-ı Kerîm, İncil ve Tevrat gibi üç kutsal kitabın ve sûfîliğin karışımından yeni kurallar ortaya konarak kadın ve erkeğin hukuken eşitliğiyle birlikte birçok önemli konuları kapsayan yeni bir din oluşturulmaya çalışılmıştır. Kısa bir sürede Mirza Ali Muhammed ve taraftarları, büyük zorluklar içinde mezheplerini yeni bir din şeklinde İran ve Irak’ta yaymışlar, Avrupa ve Amerika’da ise itibar gören Bâbiyye akîdesini tesis etmişlerdir. Özellikle de Yahudi ve Hıristiyanlardan pek çok taraftar bulmuşlardır. Başta Amerika olmak üzere birçok ülkede yayılmışlar, ekonomik olarak güçlü bir sermayeye sahip olmuşlar, ibadethaneler ve üniversiteler açmışlardır. Bahâîlerin kutsal kitabı, Bâb Ali Muhammed tarafından yazıldığı ileri sürülen Kitâbü’l-Beyân’dır. Ancak içeriği tamamen Arapça lafızlardan ibaret olan bu kitap, İhsan Mahvî’ye göre yeterli derecede Arapçaya vâkıf olmayan Bâb tarafından değil de Bâbîlik’ten dönen ve istiğfar eden Seyyid Hasan ve Seyyid Hüseyin kardeşler tarafından Bâb adına yazılmış ve tasnif edilmiştir. Yine İhsan Mahvî’nin belirttiğine göre Bâbîler, gizli bir şekilde teşkilatlanarak büyük şehirlerde okullar, kütüphaneler, ilmî dernekler ve dershâneleri açmışlar hatta bunları köylere kadar yaymışlardır. Çocuklarını okullara göndermişler, Avrupa’da yetişen hocalar bu okulları yönetmişlerdir. O dönemde İran’da bulunan Amerikan okullarından çokça yardım almışlardır. İran’daki okullar mollaların idaresinde ilkel bir yapıda iken Bâbîlerin köy okullarında, modern yapılar, Fransızca ve İngilizcenin öğretildiği muntazam ders programları mevcuttur. Bâbîler, sarhoşluk veren şeyleri içmezler ve sigara kullanmazlar ayrıca israfı da hoş görmezler. Bâbîliğin tarihçesi, teşekkülü, sosyal ve dinî yapısıyla ilgili aktardığı bilgilerden hareketle İhsan Mahvî’nin onların yaşadığı bölgelere gittiği ayinlerine katıldığı, daileriyle görüştüğü, hakkında araştırmalar yaptığı, gözlemlerde bulunduğu ve elde ettiği verileri objektif bir şekilde ortaya koymaya çalıştığı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan İhsan Mahvî’nin, Bâbîlik ile ilgili etraflı bir araştırma yaptığı ve bu konuda kayda değer bir donanımı olduğu görülmektedir. Aynı zamanda onun Bâbîlik ve Bahâîliği tetkik ederken onlarla tanışma, anlaşma, birlikte yaşama ve fikrî bağlar oluşturma amacına yönelik münasebet kurma gibi bir metot takip ettiğini söyleyebiliriz. Buradan hareketle İhsan Mahvî’nin, Bâbîlik ve Bahâîlik ile ilgili çalışmalarının Mezhepler Tarihi alanına katkı sağlayacağını söylemek mümkündür.

Keywords