Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (Jun 2017)
İSLAM HUKUKUNDA ŞAHSİ GAYENİN AKİTLERİN HUKUKİ SONUÇLARINA ETKİSİ ÜZERİNE HANEFÎ VE ŞÂFİÎ MEZHEPLERİ ÖZELİNDE BİR İNCELEME
Abstract
Bu çalışmada, şahsi gayenin akitlerin hukuki sonuçlarına etkisi, Hanefî ve Şâfiî mezhepleri özelinde ele alınacaktır. Akitlerin inşasında ve yorumlanmasında, objektif teoriyi esas alan hukuk sistemleri, prensip olarak, irade beyanında ifade edilmediği müddetçe, şahsi gayeyi akitlerin hukuki sonuçları üzerinde etkili görmezler. Sübjektif teoriyi esas alan hukuk sistemleri ise irade beyanında ifade edilmemiş olsa bile, hukuka ve ahlaka aykırı şahsi gayenin, bazı karineler yoluyla tespit edilmesi durumunda, akitlerin hukuki sonuçları üzerinde etkili olduğunu kabul ederler. Batılı hukukçuların, hukuk-ahlak ilişkisi çerçevesinde ele aldığı bu problemi, İslam hukukçuları, diyani hüküm-kazai hüküm ve uhrevi hüküm-dünyevi hüküm şeklindeki ikili hüküm anlayışları çerçevesinde ele almıştır. Hanefi ve Şâfiî mezhepleri, bu ayrıma daha fazla dikkatleri çekmiş ve akitlerin dünyevi hükmü konusunda objektif ölçüleri esas almışlardır. Bu nedenle irade beyanında, şart koşma şeklinde ifade edilmediği veya akdin mahallinin tabiatından anlaşılmadığı müddetçe, tarafların meşru olmayan şahsi gayelerini, prensip olarak akitlerin hukuki sonuçları üzerinde etkili görmemişlerdir