Selcuk Dental Journal (Aug 2020)

Periapikal Lezyonların Yüksek Çözünürlüklü Ultrasonografi ile Görüntülenmesinde Etkili Faktörlerin Belirlenmesi

  • Meryem Etöz,
  • Fatma Avcı,
  • Emin Murat Canger,
  • Zekeriya Taşdemir

DOI
https://doi.org/10.15311/selcukdentj.487664
Journal volume & issue
Vol. 7, no. 2
pp. 213 – 219

Abstract

Read online

Amaç: Bu çalışmada panoramik (PR) ve periapikal radyograflarda (PAR) izlenen periapikal patolojilerin görüntülenmesinde ultrasonografi (USG) tekniğinin yararlı olup olmadığını araştırılmasının yanı sıra; görünme üzerine yaş, cinsiyet ile periapikal lezyonun (PAL) boyut ve lokalizasyonunun olası etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca lezyonun boyutu ile vaskülarizasyon arasındaki ilişkinin olup olmadığının da incelenmesi de amaçlar arasındadır. Gereç ve Yöntem: Çalışma 46 kişi üzerinde yürütüldü. Periapikal lezyonların (PAL) ilişkili olduğu dişler, her bir çene için anterior, premolar ve molar dişler olarak altı grup halinde sınıflandırıldı. PAL’lerin periapikal radyograflardaki MD boyutları, < 5 mm, 6-10 mm arası ve > 10 mm olacak şekilde üç grup olarak sınıflandırıldı. Lezyonların mezio-distal (MD) genişliği ölçülüp ilgili diş numarası ile birlikte kaydedildi. USG incelemelerinin tamamı (Aplio™ 500; Toshiba Medical Systems Corporation, Otawara, Japan) B-Mod ve yüksek frekanslı (7-18 MHz; PLT-1005BT) veya (14-7.2 MHz; PLT-1204BT) lineer tarama probları kullanılarak gerçekleştirildi. Ultrasonografik olarak transvers yönde görüntülenen periapikal lezyonların MD boyutu ölçülüp kaydedildi. Renkli doppler USG ile de PA lezyonların vaskülarizasyonları değerlendirildi. PAL’lerin MD boyutları üç farklı görüntüleme yöntemiyle (PAR, PR ve USG) ölçüldü ve ikili uyumları karşılaştırıldı.Bulgular ve Sonuç: PAL’lerin lokalizasyonlarının, USG’de görünebilir olmaları üzerinde etkili olduğu saptandı (p < 0.001). Bölgelere göre bakıldığında, maksiller anterior bölgedeki lezyonların rahatlıkla görünebildiği, maksiller premolar ve mandibular molar bölgedeki lezyonların ise USG ile görüntülenemediği belirlendi. Ayrıca, lezyon boyutu ile renkli doppler USG vaskülarizasyon bulguları arasında da bir ilişki izlenmedi (p > 0.05). Anahtar kelimeler: Panoramik radyografi, Periapikal lezyon, Periapikal Radyografi, Ultrasonografi

Keywords