Journal of Economy Culture and Society (Sep 2020)
Yaşanmış Deneyimler ve Öznellikler Çerçevesinde Tabakalaşmayı Okumak
Abstract
Bu makale Türkiye’de çalışma hayatına dair deneyimler, beklentiler ve sorunlar çerçevesinde, belirli platformlar etrafında bir araya gelmiş ücretli, kendi hesabına ya da freelance çalışanların ve işsizlerin çalışma deneyimleri üzerinden bir toplumsal hareketlilik okuması yapmaktadır. Makalenin temel savı, söz konusu bireylerin toplumsal hareketlilikle ilgili öncelikli beklentisinin çalışma hayatında özneleşme/özneleşememe deneyimleriyle ilişkili olduğudur. Makale, bu bağlamda, yönetimsel şirket modelini ve yeni yönetim stratejilerini incelemektedir. Çalışanın öznelliğine vurgu yapan bu model ve şirket söylemi, bireylerin sosyalleşme süreçlerinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Bu anlamda, şirketin ve dolayısıyla toplumun özneleşme vaadi, bireyler için toplumsal hareketliliğin bir ölçütü olmuştur. Ancak çalışma, söz konusu bireyler tarafından yönetimsel şirket modelinin vadettiği gibi bir özneleşme olarak deneyimlenmediği için, nesnel toplumsal hareketliliğe dair bulgular, bireylerin deneyimleriyle örtüşmemektedir. Yukarı yönlü toplumsal hareketlilik yaşayanlarla, babalarının konumlarını yeniden üretenler, kendilerini aşağı yönlü hareketlilik ya da sınıf kaybı yaşamış olarak algılamaktadır. Bu bağlamda makale, toplumsal hareketliliğin öznel boyutları üzerine bir tartışma geliştirmektedir. Buna göre toplumsal hareketlilik yalnızca nesnel ölçütler üzerinden değerlendirildiğinde, sonucun bireylerin yaşanmış deneyimleriyle örtüşmediği ortaya çıkmıştır. Toplumsal hareketlilik araştırmalarında öznelliklerin ve yaşanmış deneyimlerin dikkate alınması, özellikle Türkiye’nin toplumsal gerçekliğini anlamada son derece önemlidir.