Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (Aug 2014)

TURİZM SEKTÖRÜNDE STRATEJİK KRİZ YÖNETİMİNE İLİŞKİN BÜTÜNSEL BİR ÇERÇEVE

  • Ramazan Göral

Journal volume & issue
no. 32
pp. 89 – 101

Abstract

Read online

Toplumsal ve ekonomik boyutlarıyla birçok ülkenin kalkınmasına güçlü katkılar sağlayan turizm sektörü, uluslararası ölçekte en hızlı gelişen sektörler arasında yer almaktadır. Sektörün uluslararası ölçekte gelişme süreci aynı zamanda sektörü ve bu sektörde yer alan işletmeleri daha geniş bir “küresel riskler” dizisine açık hale getirmiştir.Bununla birlikte turizm talebi, turistik tüketicinin mal ve can güvenliğini tehdit eden savaş, terör, salgın hastalık, doğal afetler gibi olaylara, seyahate ayrılacak geliri azaltan ekonomik krizlere ve turist kabul eden bölgelerin imajını yıpratan siyasi gelişmelere son derece duyarlı bir yapıya sahiptir. Dünyanın bir yerine meydana gelen politik istikrarsızlık veya ortaya çıkan savaşlar, dünyanın diğer bölgelerindeki seyahat taleplerini önemli ölçüde düşürebilmektedir. Teknolojik, ekonomik, siyasal ve sosyo-kültürel alanlardaki değişimler ve gelişmeler ile bunlara bağlı olarak oluşan toplumun istek ve ihtiyaçlarındaki çeşitlilik ve artışlar turizm işletmelerini derinden etkilemektedir.Bütün bu olayları ve gelişmeleri önceden öngörerek yönetemeyen, dış çevre uyumu ile iç çevreyi oluşturan alt sistemler arasındaki etkileşimleri gereği gibi düzenleyemeyen işletmeler sık sık krizle karşı karşıya gelebilmektedir. Bu nedenle kriz olarak adlandırılan gelişmelerin etkilerinin ortadan kaldırılması veya sınırlandırılması için stratejik yönetim ve kriz yönetimi hem turizm destinasyon yöneticileri hem de işletme yöneticileri açısından temel beceri haline gelmektedir.Kriz yönetimi ve stratejik yönetim uygulamalarının sinerji oluşturacak şekilde birleşme potansiyellerine rağmen yönetim uygulamalarında birbirlerinden ayrı alanlar olarak değerlendirildikleri görülmektedir. Oysa stratejik yönetim sürecine kriz yönetimi bakış açısını dahil etmenin, işletmelerin kriz gelişimlerini önlemelerine ya da bir kriz gerçekleştiği takdirde etkilerini azaltmalarına yardımcı olabilecektir. Böylece işletmenin stratejik amaçlarını tehdit edebilecek bir duruma karşı gerekli önlemler alınmış olacaktır.Kriz yönetiminin koruyucu /önleyici kabiliyetlerini stratejik yönetim sürecine eklemenin, işletmelerin stratejik yönetimine daha faydalı olacağı açıktır. Ancak rekabetin şiddetli bir şekilde devam ettiği günümüz turizm pazarında etkin rekabetçi stratejiler oluşturma, uygulama ve değerlendirmelere odaklanan stratejik yönetim sürecinde, bu güç şu anda yeterli şekilde değerlendirilememektedir. Oysa stratejik yönetim ve kriz yönetimi uygulamalarının bütünleştirilmesinin sinerji etkisi yaratabilme potansiyeli bulunmaktadır. Dolayısıyla turizm işletmelerinin bundan sonra yollarına stratejik yönetim süreci içine kriz yönetimi etkinliklerini dahil eden yeni bir bütünleşik stratejik kriz yönetimi yaklaşımı ile devam etmesi işletmelerin stratejik yönetim uygulamaları sonucunda ulaşmayı arzuladıkları amaçları daha etkin şekilde elde etmelerini sağlayabilecektir.Bu bağlamda çalışmada bütünleşik çerçevenin temelini oluşturan kriz yönetimi yaklaşımları ve stratejik yönetim süreci ile ilgili bilgi verildikten sonra stratejik yönetim sürecinin sınırlarını genişleten ve sürecin içine kriz yönetimi etkinliklerini dahil eden yeni bir bütünleşik stratejik kriz yönetim süreci çerçevesi üzerinde durulmaktadır.

Keywords