Bulletin of the Mineral Research and Exploration (Nov 2011)

MENDERES MASİFİ' NDEKİ (BATI ANADOLU) GNAYSİK GRANİTLERİN YERLEŞİM ÖZELLİKLERİ VE MASİFİN TEKTONİK EVRİMİNDEKİ YERİ; YENİ ARAZİ BULGULARI VE YAŞ TAYİNLERİ

  • Burhan ERDOĞAN,
  • Erhan AKAY,
  • Altuğ HASÖZBEK

Journal volume & issue
Vol. 142, no. 142
pp. 165 – 190

Abstract

Read online

Menderes Masifi' nin çok geniş bölümlerinde yüzeyleyen gnaysik granitlerin yerleşim yaşları ve mekanizmalarının belirlenmesi, masifin tektonik evriminin anlaşılması açısından kritik önem taşır. Birçok araştırıcı bu gnayslardan elde ettikleri radyojenik zirkon yaşlarına dayanarak granitlerin ve yüksek dereceli mikaşistlerden oluşan yan kayalarının Menderes Masifi' nin Prekambriyen yaşlı "Çekirdeği" olduğunu ve Pan-Afrikan orojenezi sırasında yüksek dereceli metamorfizma geçirdiğini savunur. Mikaşist ve mermerlerden oluşan PaleozoyikMesozoyik yaşlı "Örtü birimleri" olarak tanımlanmış istifin "çekirdek birimlerini" uyumsuz olarak örtmüş olduğu belirtilir. Alpin orojenezi sırasındaki Ana Menderes Metamorfizması sırasında "Çekirdek" ve "Örtü birimleri" birlikte fakat daha düşük dereceli metamorfizmaya uğradığı ileri sürülür. Menderes Masifi kayaları Batı Anadolu'da çok geniş ve açık mostralar sunmasına rağmen Pan-Afrikan çekirdek ile örtü birimleri arasında olması beklenen açısal diskordansın yapısal verileri hiçbir yerde açık olarak saptanamamıştır. Alpin olaylarının Pan-Afrikan yapılarını tamamen silmiş olması açıklanması zor bir sorun olarak durmaktadır. Bu çalışmada Menderes Masifi'nde Prekambriyen yaşlı çekirdek olarak tanımlanan gnaysik granitler ile Paleozoyik-Mesozoyik çevre kayaların ilişkisi Dibekdağı, Çine-Yatağan yolu ve Incirliova Barajı alanlarında yeniden haritalanarak incelenmiştir. Dibekdağı alanında gnaysik granitler çevre kayaların foliasyonu boyunca migmatitik cepheler şeklinde mermer mercekleri içeren mikaşistlerin içine yerleşmiştir. Şistlerden granitlerin içerisine doğru çevre kayalar derece derece özümlenir ve kuvarso-feldspatik mercekler ve girdiler artarak magmatik cephenin içine girilir. Çine-Yatağan Yolu boyunca migmatitik sintektonik granitik cephe, masifin Paleozoyik yaşlı siyah mermer, siyah çört ve şist ardalanmasını yutarak yerleşmiştir. Bu alanda Paleozoyik birimler stratigrafik olarak üste doğru Triyas yaşlı mafik volkanik ara katkılı kırıntılı birimlere ve onlar da Mesozoyik platform mermerlerine geçer. Bu alanda yaşları masifin başka bölgelerinde fosillerle belirlenmiş ve fasiyesleri iyi bilinen Paleozoyik-Mesozoyik örtü birimleri gnaysik granitler tarafından yutulmuştur. Benzer şekilde, Incirliova baraj alanında gözlü gnays-migmatitik granit kompleksi Paleozoyik yaşlı siyah çört ve mermer istifini ve onların üzerine gelen Triyas metakırıntılı kayalarını ve en üstte Mesozoyik beyaz mermer istifinin tümünü keser. Yeni saha verileri yüksek sıcaklık trendine sahip Barroviyen tipi Ana Menderes Metamorfizması' nın kabukta rejüvenasyona neden olduğunu ve migmatitik cepheler şeklinde yükselen sintektonik granitlerin oluştuğunu ve bunların hem çekirdek-örtü sınırını hem de Paleozoyik-Mesozoyik örtü birimlerini yutarak yerleştiğini gösterir. Masifteki gnaysik granitlerden yaygın olarak elde edilen Prekambriyen ve yer yer ise Alpin yaşları bu tür bir rejüvenasyon ve migmatitleşme ile açıklanabilir.

Keywords