Cumhuriyet İlahiyat Dergisi (Dec 2019)
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenlerinin Branş Dersliği Uygulamasına İlişkin Görüşleri
Abstract
Bu araştırmada, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi (DKAB) dersi öğretmenlerinin branş dersliği uygulamasına ilişkin görüşlerini derinlemesine incelemek amaçlanmıştır. Araştırma nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması deseni ile yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu belirlemek için ilk aşamada ölçüt örnekleme, sonraki aşamada ise maksimum çeşitlilik örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu Ankara’da ilinde görev yapan 8 DKAB öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırma verileri NVivo 10 programında hem betimsel hem de içerik analizine tabi tutulmuştur. Araştırmada geçerlik ve güvenirliğin sağlanabilmesi için inandırıcılık, aktarılabilirlik, tutarlılık ve teyit edilebilirlik stratejileri kullanılmıştır. Analiz sonucunda, uygulamaya ilişkin olumlu görüşler, uygulamaya ilişkin olumsuz görüşler ve sorunlar, uygulamanın din eğitimi ve öğretimine katkısı, uygulamaya ilişkin öneriler olmak üzere dört tema oluşmuştur. DKAB öğretmenleri uygulamayı sınıf sistemine göre daha olumlu bulmaktadır. Branş dersliği uygulamasının ilkokul öğrencileri için bir motivasyon aracı olduğu; ortaokul ve lise öğrencileri için ise uygulamanın bazı problemlere yol açtığı tespit edilmiştir. Özet: Öğrenme ortamları 21. yüzyıl becerilerinin kazanılmasını sağlayan önemli unsurlar arasında yer almaktadır. Derslikler de öğrenme ortamlarının bir parçasını oluşturmaktadır. Derslikler, öğretmen ve öğrencilerinin eğitim öğretim sürecinin büyük bir bölümünü geçirdiği öğrenme çevresidir. Bu bağlamda branş dersliği uygulaması da dersliklerin düzenlemesinde tercih edilen uygulamalardan biridir. Branş dersliği uygulaması, okul bina ve eklentilerinde öğretmenin branşıyla ilgili özel bir dersliğinin olmasını ifade etmektedir. Bu uygulamada, öğrenciler okul ders programına göre öğretmenin dersliğine gitmektedir. Bu uygulamada öğretmen, dersin etkili ve verimli işlenebilmesi, sınıf atmosferi-havası olarak adlandırılan psikolojik ortamın sağlanabilmesi için düzenlemeler yapabilir, afiş, poster, resim, karikatür, öğrenci çalışmaları vb. materyaller kullanabilir. Dersliğin duvarları, tabanı, tavanı, kolonu, kirişi kullanılabilir. Dersin özelliğine ve kazanımlarına göre dersliğin düzenlemeleri farklılaşabilir. Bu uygulamayla, dersliğin öğrenciyi aktif hale getirecek şekilde zenginleştirilmesi ve öğrenmenin etkili ve verimli olması amaçlanmaktadır. Uygun araç-gereç ve materyallerle donatılmış derslik, etkili öğretim stratejilerinin uygulanmasına elverişli bir ortam sağlamaktadır. Branş dersliği uygulamasıyla, derse ilişkin ortak anlam ve semboller sınıf ortamında yer almakta, “sınıf/derslik kültürü” oluşabilmektedir. Öğrenci ürünlerinin sergilenebilmesine fırsat sağlayan bu uygulama öğrencilerin öz-düzenleme becerisinin gelişimine de katkı sağlamaktadır. Ayrıca gerçek yaşam uygulamaları veya gerçekliğe yakın uygulamalar derslik ortamına getirilebilmektedir. Bu uygulama sonucunda ortak yaşantı alanı oluşturabilme ve öğrenmeye katılan duyu organı sayısı çokluğu imkânı ile kalıcı öğrenmeler gerçekleştirilebilmektedir. Bu araştırmada, ilkokul, ortaokul ve liselerdeki DKAB öğretmenlerinin branş dersliği uygulamasına ilişkin görüşlerinin derinlemesine incelenmesi amaçlanmıştır. Literatürde yer alan çalışmalar incelendiğinde branş dersliği uygulamasına ilişkin araştırmaların 2010 yılından itibaren arttığı görülmektedir. Ancak, gerçekleştirilen bu araştırmaların daha çok sosyal bilgiler, coğrafya, fen ve matematik derslerine yönelik oldukları ve ortaokul kademesindeki öğrenci, öğretmen ve yönetici görüşlerine dayandıkları tespit edilmiştir. DKAB dersi bağlamında branş dersliği uygulamasına ilişkin öğretmen, öğrenci veya okul yöneticisi görüşlerini içeren herhangi bir araştırmaya rastlanılmamıştır. Bu tespitten hareketle gerçekleştirilen bu çalışmayla, DKAB öğretmenlerinin branş dersliği uygulamasına ilişkin görüşlerinin incelenerek uygulamaya yönelik bakış açılarının ortaya konulması ve alana katkı sağlanması amaçlanmıştır. Araştırma, nitel araştırma desenlerinden durum çalışması deseni ile yürütülmüştür. Çalışma grubunu, Ankara’da görevli 8 DKAB öğretmeni oluşturmaktadır. Çalışma grubu belirlenirken karma amaçsal örnekleme yöntemi kullanılmıştır. İlk aşamada, DKAB branş dersliği uygulaması gerçekleştiren öğretmenler ölçüt olarak alınmıştır. Daha sonraki aşamada maksimum çeşitlilik örnekleme yöntemi çerçevesinde öğretmenlerin görev yaptığı okul kademesi, cinsiyeti, yaşı, öğrenim durumu, hizmet yılı gibi değişkenler dikkate alınarak çalışma grubu belirlenmiştir. Araştırmada veriler, uzman görüşü alınmış yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Formda, branş dersliği uygulaması, uygulamanın din eğitimi ve öğretimine katkısı, öğretmenlerin mesleki ve kişisel gelişimine katkısı, öğretmenlerin okula aidiyetine etkisi, uygulamanın etkililiği ve geliştirilebilirliğine yönelik önerilere ilişkin soruların yer aldığı dokuz ana soru ve sonda sorular yer almaktadır. Görüşme için Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğünden izin alınmıştır. Katılımcılardan da onam formu ile izin alınarak, görüşmeler ses kaydına alınmış, 169,58 dakikalık ses kaydı transkript yapılarak 52 sayfalık görüşme verisi elde edilmiştir. Araştırmadaki nitel veriler NVivo 10 programı aracılığıyla betimsel ve içerik analizine tabi tutulmuştur. Araştırmada geçerlik ve güvenirlik, inandırıcılık, aktarılabilirlik, tutarlılık ve teyit edilebilirlik stratejileri ile sağlanmıştır. Araştırma verileri analiz edildiğinde, DKAB öğretmenlerinin branş dersliği uygulamasına ilişkin görüşleri; uygulamaya ilişkin olumlu görüşler, olumsuz görüşler/sorunlar, uygulamanın din eğitimi ve öğretimine katkısı ve uygulamaya ilişkin öneriler olmak üzere dört tema altında kategorize edilmiştir. Uygulamaya ilişkin olumlu görüşler teması altında, öğretmen, öğrenci, veli açısından olumlu yönler ve sınıf sistemi ile karşılaştırılması kategorileri oluşmuştur. Katılımcılara göre öğretmenin sınıfları dolaşmaması, materyal taşımaması, dersliği düzenleme özgürlüğünün olması, materyal düzenliliği gibi faktörlerden dolayı DKAB dersliği uygulaması öğretmen için mesleğini “kolaylaştırma” unsurudur. Bu uygulamada öğretmenin kendine ait bir sınıfı olduğu için, öğretmen dersliği benimseyip sahiplenmektedir ve okul aidiyeti artmaktadır. Bu aidiyet duygusu o kadar güçlü hissedilmektedir ki uygulamadan vazgeçilmesi halinde emekli olmayı düşünen bir katılımcı dahi bulunmaktadır. Uygulamanın öğrenci açısından olumlu yönleri ise, dersliğin motive aracı olması, pano ve duvarların kullanılabilmesi, öğrenci etkinliklerinin sergilenebilmesine imkânı vermesi olarak belirtilmiştir. Sınıf sistemi ile karşılaştırıldığında, branş dersliği uygulaması sonucunda okul araç gereçlerinin daha iyi korunabildiği, sınıf düzeni ve temizliğinin daha kolay olduğu ve öğrencilerde başarı artışının sağlandığı ifade edilmiştir. Katılımcıların, uygulamaya ilişkin olumsuz görüşleri; öğrenci, öğretmen ve veli kategorileri altında toplanmıştır. Öğrencinin kendine ait sabit bir sınıfının olmaması, sürekli yer değiştirmesi ve teneffüste zaman kaybı yaşaması, dersliğin kilitli olduğu durumlarda derslik kapısında kalması, dersliği benimsememesi ve dolap eksikliği sorunu uygulamanın öğrenciler açısından olumsuz yönlerini oluşturmaktadır. Dersliğin ortak kullanılabilmesi, öğretmenlerin derslikte bireysel zaman geçirmesi sonucunda öğretmenler odasının az kullanılması ve meslektaşlar arası iletişim yetersizliği, uygulamanın öğretmenler açısından olumsuz yönleridir. Branş dersliği uygulamasının din eğitimi ve öğretiminde öğrencilerin kalıcı öğrenmelerine katkı sağladığını katılımcıların çoğu (%75) tarafından belirtilmiştir. DKAB öğretmenleri, uygulamanın daha işlevsel olabilmesi için fiziki alt yapının iyileştirilmesi, öğretim materyallerinin zenginleştirilmesi ve okul ders programının düzenlenmesi, dersliklerin açık tutulması gibi düzenlemelerin yapılmasını önermişlerdir. Sonuç olarak, öğretmenler uygulamayı sınıf sistemine göre daha olumlu bulmaktadır. Uygulama, ilkokul öğrencileri için bir motivasyon aracı iken, ortaokul ve lise öğrencileri açısından ise sürekli çanta taşıma, kapıda kalma, zaman kaybı gibi bazı problemlere yol açmaktadır. Bu anlamda uygulamanın öncelikle derslik sayısı yeterli olan ilkokullarda uygulanması önerilmektedir. Ayrıca, öğrenci sayısının az ve/veya derslik sayısının yeterli olduğu ortaokul ve liselerde öğrencilerin yaşadığı sorunlar ortadan kaldırılmak şartıyla uygulanabilmelidir. Okul idaresi ve öğretmenlerin, uygulamanın etkili ve verimli olabilmesi için gerekli tedbirleri alması gerekmektedir.
Keywords