Usul İslam Araştırmaları (Nov 2021)
Fıkıh Usulündeki ‘İşaretin Delaleti’ ile İşârî Tefsirlerdeki ‘Ayetin İşareti’nin Karşılaştırılması
Abstract
‘İşaret’ kavramı tasavvuf ve fıkıh usulü ilimlerinde ‘işaretin delaleti’, ‘ayetin işareti’ gibi çeşitli formlarla kullanılan bir kavramdır. İşârî/tasavvufî tefsirlerde ayetlerle ilgili işârî yorumlar genelde ‘ayetin işareti’ şeklinde isimlendirilir. Fıkıh usulünde ise ‘nassın işareti’ veya ‘ayetin işaretinin delaleti’ şeklinde kullanımlar mevcut olup, bu tabirlerle ahkam ayetlerinde ayetin işaretine binaen bir mananın/hükmün varlığına vurgu yapılır. Her iki ilim dalında kullanılan bu ve benzer ifadeler ile ayetin doğrudan metninden/lafzından anlaşılmayan bir manaya işaret edildiği görülmektedir. Ancak bu ilim dallarındaki işaret kavramının kullanımı metot ve ortaya çıkan netice açısından değerlendirildiğinde aralarında büyük farklılıkların olduğuna şahit olunmaktadır. Zira tasavvufta ‘ayetin işareti’ tabiri ile i’tibâr/analoji yöntemine dayalı olarak ayetlerin işârî manalara yorumlanması anlamı ifade edilirken, fıkıh usulünde ise ayetin işareti ile kastedilen şey ayetin lafzında yer almayan ancak lafzın anlamına bağlı olarak ortaya çıkan anlam veya hükümdür. Bu makalede ‘işaret’ tabirinin fıkıh usulü ve tasavvuf ilminde ifade ettiği anlamlar ele alınarak incelenmiş ve aralarındaki farklar ortaya konulmuştur.