Hitit İlahiyat Dergisi (Dec 2021)

Ṭayr-Bulut İlişkisi ve Fil Sûresinin Anlamı

  • Mehmet Apaydın

DOI
https://doi.org/10.14395/hid.981812
Journal volume & issue
Vol. 20, no. 2
pp. 475 – 516

Abstract

Read online

Fil Sûresinin 3. âyetinde yer alan “طَيْرًا أَبَابِيلَ” ibâresinin “sürü sürü kuşlar” anlamına geldiği genel olarak müfessirler tarafından kabul edilmektedir. Bu kabule göre Fil Ashâbı’nın tuzakları, onların üzerlerine gönderilen sürü sürü kuşların attıkları balçıktan pişirilmiş (siccîl) taşlarla boşa çıkarılmıştır. Erken dönemden itibaren telif edilen tefsirlere göre Ebrehe’nin Kâbe’yi yıkmak için düzenlediği, Fil Vakası olarak adlandırılan sefer böylece akamete uğramıştır. Fil Vakası hakkındaki bu anlatım zamanla hayalî tasvirlerle tezyin edilmiş ve kabul edilmesi aklen mümkün olmayan mucizevî bir hâdisenin hikayesine dönüşmüştür. Bu hususta tarih ve tefsir kaynaklarında yer alan rivâyetlerin sayısı oldukça kabarıktır. Ayrıntılı tetkikler yapıldığında bunların birkaç farklı asıldan türemiş olduğu ve temelde benzer bir anlatımı ihtiva ettikleri görülmektedir. Bu rivâyetlerden hareketle Fil Vakası ve Fil Sûresi hakkında gerek erken dönemde gerekse son dönemde birçok şey yazılıp çizilmiştir. Bunların çoğunda olay bir mucize olarak kabul edilmiş ve ayrıntılarını tetkik etmekten ziyade olayla ilgili rivâyetlerin aktarılmasıyla yetinilmiştir. Yakın zamanda yayınlanmış olan bazı çalışmalarda ise meseleye bilimsel bir açıklama getirme saikiyle hareket edilmiş, fakat olayın mahiyetine dair ayet, şiir ve rivâyetlerle örtüşmeyen izahlar yapılmıştır. Bu hususta en tutarlı izahın Ḥamîduddîn el-Ferâhî’ye ait olduğu söylenebilir. Bu çalışmalar neticesinde Fil Vakası’na dair rivâyetlerde serdedilen anlatımın mahiyeti ve mevsûkiyeti üzerinde bazı tereddütler oraya çıkmış olmakla beraber “وَأَرْسَلَ عَلَيْهِمْ طَيْرًا أَبَابِيلَ” âyetindeki “طَيْرً” kelimesinin “kuşlar” anlamına geldiği hususunda herhangi bir şüphe bulunmadığı için bu tereddütlere genel olarak itibar edilmemiştir. Bu makalede Fil Vakası’nın mahiyeti ve Fil Sûresi’nin anlamının tespiti hedeflenmiş, erken döneme nispet edilen şiirler, metinler, Kur’an’ın muhtelif sûrelerinde “طَيْرً” kelimesinin geçtiği âyetler ve diğer bazı şiir ve ifadelerden hareketle yaptığımız tetkik neticesinde bu kelimenin kum-taş-toprak fırtınası neticesinde ortaya çıkan “bulut”u ifade etmek için kullanıldığı, dolayısıyla “وَأَرْسَلَ عَلَيْهِمْ طَيْرًا أَبَابِيلَ. تَرْمِيهِمْ بِحِجَارَةٍ مِنْ سِجِّيلٍ” ayetlerinin “Onların üzerine siccîlden taşlar yağdıran öbek öbek bir bulut gönderdi” şeklinde anlaşılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Buna göre Yemen’den Mekke’ye gelen Ebrehe komutasındaki Fil Ordusu Kâbe’ye doğru yöneldiği sırada Ḥirâʾ ve Ŝebîr dağı önlerinde Ṭayr olarak adlandırılan şiddetli kum-taş-toprak fırtınasına tutulmuştur. Olayın öncesinde ʿAbdulmuṭṭalib ve diğer kabile liderleri tarafından Kâbe’ye ilişirlerse azaba uğrayacakları hususunda ikaz edilmelerinin de etkisiyle karşılaştıkları fırtınadan dolayı korkuya kapılan askerler dağılmış, ordunun yönetim mekanizması çökmüştür. Olay sırasında bazı askerlerin kum-taş-toprak fırtınasından, bazılarının da meydana gelen izdihamdan dolayı yaralandığı, hatta ölenler olduğu, geri kalanların da paniğe kapılarak sağa sola kaçıştığı ve Yemen’e varıncaya kadar açlık, susuzluk ve hastalıktan telef oldukları neticesine ulaşılmıştır. Bu neticeye göre “طَيْرً” kelimesi “kum-taş-toprak fırtınası neticesinde ortaya çıkan bulut” anlamına gelmektedir ve Fil Vakası’nın kuşlarla bir ilgisi bulunmamaktadır. Nitekim, günümüzde de Mekke ve çevresi zaman zaman bu tür fırtınalara maruz kalmaktadır. Bu çerçevede sûrenin Hz. Peygamber ve ashâbının sayıca az olduğu nübüvvetin ilk yıllarında Mekke müşrikleri tarafından tehdit edilmeleri üzerine nâzil olduğu ve Kâbe’yi yıkmak üzere Mekke’ye gelen Fil Ashâbı’nın emellerine ulaşamadan perişan olduklarına vurgu yapıldığı, bu örnek üzerinden sayıca üstün olmalarına güvenen Mekke müşriklerinin uyarıldığı, mü’minlere ise moral verildiği değerlendirilmiştir. Bu tespit ve değerlendirmeler çerçevesinde Fil Sûresi ile mushaftaki tertip sırasına göre bir sonraki sûre olan Ḳureyş Sûresi’nin sebep sonuç ilişkisi ve konu bütünlüğü bakımından birbiriyle irtibatlı olabileceğine dair mütekaddimûn döneminde telif edilmiş tefsirlerde yer alan bilgiler teyit edilmiştir.

Keywords