Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (Aug 2018)
Bir Osmanlı Aydını: Ahmet Vefik Paşa
Abstract
Öz: Yetmiş küsur yıllık ömrünün kırk altı yılını, aralarında elçilik, valilik, meclis başkanlığı ve Başvekillik yapan Tanzimat dönemi modernleşme hareketinin önemli isimlerinden biri olan Ahmet Vefik Paşa, Devlet adamı, bürokrat, yazar ve çevirmenlik gibi birçok vasfı kendinde toplayan ender şahsiyetlerden biridir. Ayrıca, dil ve tarih alanındaki çalışmalarıyla da dikkat çeken Ahmet Vefik Paşa, Milliyetçilik ve Türkçülük akımının da önde gelen temsilcilerindendir. Türk Dili ve Edebiyatına çok ciddi katkılarda bulunmuş önemli bir Türkolog’ tur. Ahmet Vefik Paşa tüm eserlerini yazarken sade dil kullanmayı tercih etmiştir. Tiyatro eserlerinde daha çok halk dili kullanarak, atasözü ve deyimlere geniş yer vermiştir. Bu çalışmada, Ahmet Vefik Paşı’nın Türk Modernleşmesindeki rolü ortaya koyuldu. Çalışmanın başında, Osmanlı İmparatorluğundaki batılılaşma hareketleri XIX. yy’ın başlarına kadar değerlendirildi. Daha sonra Ahmet Vefik Paşa’nın hayatı ve kişiliği incelerek, ailesi, yetiştiği çevre, gittiği okullar, aldığı eğitim incelendi. Bu arada aydın tarafı, devlet adamlığı ve bürokrat yönü ayrı bir başlık altında ele alındı. Son olarak da Eserleri; Bilimsel Eserleri, Tiyatroları ve Romanları üzerinde değerlendirmeler yapıldı. Ayrıca, Dilde sadeleşme çalışmaları, Lehçe-i Osmani isimli eseri irdelendi. Maalesef Saymakla bitiremediğimiz bir yığın meziyetine rağmen Vefik Paşa’nın sağlığında kıymeti bilinmemiş, XIX. asrın ikinci yarısında genellikle enterikalar, kıskançlıklar üzerine oturtulmuş Osmanlı bürokrasisi tarafından zayi edilmiştir. Vefik Paşa’nın, konağında münzevi bir şekilde yoksul olarak vefat etmesi, hatta ölümünden sonra muazzam olan kütüphanesinin, borçlarını ödemek üzere satılması devrinin kendisine karşı vefasızlığının bir göstergesidir. Sonuç olarak Ahmet Vefik Paşa’nın çalışmaları her ne kadar bugünkü anlamıyla yüzeysel çalışmalar olarak değerlendirilse de tarihsel rolü açısından ve Türk modernleşmesine sağladığı katkılardan dolayı son derece önemlidir. Nitekim bilinçli Türkçülük onunla başlamıştır denilebilir.