Dini Araştırmalar (Nov 2016)
Geleneksel İslam Kültüründe Kadının Fitne Olarak Algılanması
Abstract
İslam kültür ve medeniyetinde en çok tartışılan konulardan birisi “kadın” olmuştur. Bu tartışma belki de insanlık tarihi kadar eskidir. Öyle görülüyor ki insanlık iki sebepten dolayı kadını tartışmış ve onu ikinci plana itmiştir: Kas gücünün erkeğe göre zayıf olması ve iaşesinin erkek tarafından sağlanması. İslam doğduğunda kadının bu durumdan dolayı hor görülmesini kabul etmemiş, hem Kur’an hem de Hz. Peygamber bu durumu kadının lehine olacak şekilde değiştirmiştir. Kadın söz konusu olduğunda denebilir ki Hz. Peygamber’in hayatı kadının konumunu yükseltme mücadelesiyle geçmiştir.Fakat Hz. Peygamber’in vefatından sonra çok geçmeden durum kadının aleyhine olacak şekilde değişmiş ve nihayetinde kadın erkeği yoldan çıkaran bir “fitne” olarak görülmüştür. Bu noktada Hz. Peygamber’in hiç de böyle bir kasıtla söylemediği bazı sözleri, bu konuda delil olarak kullanılmış, erkeğin zaafiyetine dikkat çekecek tarzdaki uyarıları, kadının “fitne” şeklinde algılanmasına delil kılınmıştır.Bu meselenin temelinde insanın, erkeğin ve kadının yaratılışına/fıtratına/doğasına dair algıların yattığı görülmektedir. Erkeği yaratılıştan üstün, kadını yaratılıştan zayıf gören bir algı biçiminden farklı bir yaklaşım elbette ki beklenemez. O halde öncelikle Kur’an’ın ve sahih hadislerin topyekûn insana, ayrı ayrı kadın ve erkeğe dair bakışı ortaya konmalı, sonra kadına bakıştaki negatif evrilmenin boyutları irdelenmelidir. Meselenin anlaşılabilmesi için öncelikle asr-ı saadetteki müsbet algı boyutuna çekilmesi, sonra konunun çağımız anlayışları ışığında yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Bu makale, böyle bir amaca dönük ilmi bir çabanın ürünü olarak ve aynı zamanda Hz. Peygamber’den nakledilen hadislerin bazı şartlarda ve tarih içinde farklı anlaşılıp yorumlanabileceğini gösteren bir araştırma olarak kabul edilmelidir.
Keywords