Bulletin of the Mineral Research and Exploration (Feb 1999)

DOĞU AZERBAYCAN'IN PONSİYEN HAVZALARININ FASİYES ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİNDE BİYOJEOKİMYASAL KRİTERLER

  • Saday Azadoğlu ALİYEV,
  • Aynur BÜYÜKUTKU

Journal volume & issue
Vol. 121, no. 121
pp. 59 – 60

Abstract

Read online

Bu çalışmada Azerbaycan'ın Ponsiyen denizlerinin evrimi boyunca yaşamış mollusk topluluklarının dağılımı ve ortam ko- şulları incelenmiştir. Ortam koşullarının incelenmesi organizma-ortam arasındaki sürekli jeokimyasal ilişkilerin belirlenmesine dayanmaktadır. Öz olarak çökellerde ve fosilleşmiş kavkılarda Ba, Sr, Mg, ve Ca gibi indikatör elementlerinin dağılım farklılıkları- nın yorumlanması yukarıda verilen jeolojik süre içerisinde havzanın tuzluluk, sıcaklık ve paleofasiyes özelliklerini ortaya koymaktadır. Geniş çaplı incelemeler, baryumun denizel ortamlarda yaygın bulunma nedeninin çökellerin litofasiyes özelliklerine bağlı olduğunu belirtir. Şöyle ki, sığ deniz fasiyesinde oluşmuş çökeller Ba'ca daha zengin durumdadırlar. Zaten bu fasiyese özgü olan mollusk türlerinde bulunan baryumun miktarı diğer fasiyeslerde bulunan mollusk türlerinden olduğundan daha fazladır. Ca/Mg yöntemi kullanılarak Ponsiyen denizlerinin gelişimi boyunca fauna ve çökel oluşum ortamlarının mutlak ısıları belirlenmiştir. Şöyle ki, Erken Ponsiyen havzalarında sıcaklık ortalama 21 -22 °C, Orta Ponsiyen çağlarında 20.6-21.5 °C ve Geç Ponsiyen aşamasında 21.5-22.0 °C olup, sıcaklığın değişmediği gözlenmektedir. Kavkı ve çökellerde Sr dağılımı arasında bir bağlantının olmadığı kanıtlanmıştır. Sr'un bütün çökel tiplerindeki miktarları onlarla bir arada bulunan kavkılarda saptanmış miktarlarından çok çok azdır. Sonuç olarak stronsiyumun dağılımını denetleyen başlıca unsurun ortamın tuzluluk oranı olduğu görülmüştür. Dolayı- sıyla tatlı ve acı su mollusklarının stronsiyumca kesinlikle farklı durumda oldukları somut olarak görülmektedir. Buradan da stronsiyum ortamın tuzluluk rejimini belirten bir element olduğu ispatlanmıştır. Görüldüğü gibi eski havzalarda sedimentolojik ortam koşullarının belirlenmesinde diğer yöntemlerle birlikte biyojeokimyasal metotların da kullanılması söz konusudur.

Keywords