Değerler Eğitimi Dergisi (Jul 2003)

İslâm Eğitim Yaşamında İcazet Geleneği

  • Mesut IDRIZ

Journal volume & issue
Vol. 1, no. 3
pp. 169 – 188

Abstract

Read online

İcazet hadis ve Kur'ân tefsiri gibi İslâmî bilimlerin etkisi altında Müslümanlar tarafından H. 3./ M. 9. yüzyıl kadar erken bir tarihte geliştirilmiş özgün bir gelenektir. İslâmî pedagojide ?icazet' terimi genel olarak ?öğretme ruhsatı'na işaret eder ve bir yüksek öğrenim kurumundaki bir hoca tarafından, hocanın derslerini başarıyla tamamlayan ve böylece aynı dersi kendi öğrencilerine aktarma yeteneği kazanan bir öğrenciye verdiği sertifikayı ifade eder. Besmele, hamd ve salâvat ile başlayan icazet metni, ilmin ve isnadın öneminden bahsedilip isnad silsilesi, kitapların ve derslerin adları sayıldıktan sonra hocanın öğrencisine tavsiyeleri, dua, tarih ve hocanın onayı -mühür ya da imza- ile sona erer. İcazet verme görev ve yetkisi yalnızca hocaya aittir. Bu konuda resmî oteritenin herhangi bir etkisi yoktur. Hoca kendi sorumluluğunun bilincinde olduğu sürece, İslâm kültüründeki eğitimin kalitesi ve akademik standartları korunmuştur. İcazet geleneği 4./10. yüzyılda bütün Müslüman ülkelerde uygulanan evrensel bir eğitim prosedürü hâline gelmiş ve hatta Hristiyan Avrupa'nın eğitim yaşamı üzerinde de bazı önemli etkiler yapmıştır. Nitekim 12.yüzyılda Latin Batı'da ortaya çıkan, zaman içinde sertifika, diploma, derece şeklinde değişiklikler geçirecek olan licentia docendi de icazetle aynı anlama geliyordu. İcazet geleneğinin yüzyıllar boyunca bütün İslâm âleminde hemen hemen aynı şekilde uygulanması Müslümanların dinî, kültürel ve eğitimsel birliğini göstermektedir.

Keywords