Hitit İlahiyat Dergisi (Dec 2021)
Gelenekçi Duvar Resminde Kültürel Kodların Çözümlenmesi: Doğla Camii Örneği
Abstract
Doğla Köyü, Çorum’un Mecitözü ilçesine bağlı bir yerleşim yeridir. Köyün merkezinde yer alan Doğla Camii, 19. yüzyılın ortalarında köy sakinlerinin ihtiyacına binaen inşa edilen, dıştan kırma çatı, içten düz ahşap tavan ortasına bağdadi kubbe yerleştirilen örtü sistemi ve basit mekân kurgusu ile Orta Karadeniz Bölgesi’nde kırsalda inşa edilen pek çok cami ile benzer plan özellikleri sergilemektedir. Yıllar içerisinde, doğa olayları ve kullanıma bağlı oluşan yıpranmayı telafi ederek yapının ibadete açık kalması adına mimari anlamda köy sakinleri tarafından gerçekleştirilen müdahaleler, caminin bulunduğu avluya girildiği andan itibaren fark edilmektedir. Bu müdahaleler dış mekânda, son cemaat yeri ve minarede kendini göstermektedir. Harim mekânında da köklü değişiklikler söz konusudur. Örneğin harime girişi sağlayan orijinal kapı sanatsal değeri olmayan ahşap bir kapı ile değiştirilmiştir. Harimi aydınlatan pencerelerin çerçeveleri yenilenmiştir. Harim duvarları, mihrap ve minber yarı yüksekliğe kadar ahşap lambri kaplanmıştır. Mahfil doğu ve batı yönlere uzatılmıştır. Ahşap vaaz kürsüsü yenisi ile değiştirilmiştir. Tüm bu onarımlara rağmen harimde duvar resimlerine müdahale edilmemiştir. Adeta bir resim galerisini anımsatan harim mekânında, bağdadi kubbe, kubbeyle örtülü bölümün dışında kalan alanlar, geçişler ve üst kat pencereler hizasında duvar yüzeyleri kalem işi nakışlarla süslüdür. Bitkisel motifler, yazı, mimari tasvirler ve geometrik süslemeye yer verilen kompozisyonlar, zıt renklerin armonisi ile mükemmel bir uyum içerisinde resmedilmiştir. Caminin bağdadi kubbesinde yer alan yazı kartuşunda her ne kadar 1946 tarihi okunsa da köy sakinlerinden edinilen bilgiye göre, bu tarihten önce de yapının kalem işi nakışlarla süslü olduğu bilinmektedir. Mecitözü ve çevre köylerde bulunan camiler göz önüne alındığında, yapıların zamana karşı ayakta kalabilmeleri adına, özellikle son 50 yılda, köy halkının kendi imkânları ile onarım ve yenileme faaliyetleri gerçekleştirdiği görülmektedir. Bu faaliyetler esnasında, özellikle duvar yüzeyleri ve tavanı süsleyen kalem işi nakışların boyanarak kapatıldığı dikkate alınırsa, Doğla Camii kalem işi nakışlarının günümüze değin ulaşması şans olarak değerlendirilmemelidir. Bu çalışmanın amacı daha önce herhangi bir yayına konu olmayan Doğla Camii’ni mimari ve süsleme özellikleri açısından tanıtıp belgeleyerek, duvar resimlerinin günümüze kadar köy sakinleri tarafından korunmasındaki örtülü dinamikleri aralamaya çalışmaktır. Çalışmada öncelikle Doğla Camii’nin mimari özellikleri hakkında bilgi verilmiştir. Ardından köklü bir süsleme geleneğinin temsilcisi Doğla Camii’nin, belli bir dönemi yansıtan kalem işi nakışları etraflıca tanıtılmıştır. Caminin kalem işi nakışlarının 1946 yılında yenilendiği bilinmektedir. Ancak kalem işi süslemeleri betimleyen nakkaş hakkında bilgi bulunmamaktadır. Bu bağlamda literatür taraması yapılmış ayrıca Mecitözü ve çevresinde saha araştırması yapılarak kalem işi süsleme ihtiva eden yapılarda bilinen nakkaş isimlerine ulaşılmıştır. Bölgede adından sıkça söz edilen nakkaşlar Zileli Emin ve Nakkaş İbrahim’dir. Doğla Camii’nin kalem işi nakışlarının yapıldığı tarih ile motif ve kompozisyon özellikleri göz önüne alındığında ise Alören Camii’nin duvar resimlerini yapan nakkaşın Doğla Camii’ni de bezediği düşünülebilir. Saha araştırması esnasında dikkat çeken bir diğer husus, bölgede yapıları kalem işi nakışlarla süslemenin uzun yıllar boyunca bir gelenek gibi devamlılık göstermiş olduğudur. Bu süsleme anlayışı halen devam etmekle birlikte yapılarda gerçekleştirilen onarım faaliyetleri esnasında kalem işi nakışların kapatılması, bazen de kapatılan duvar resimlerinin yerine yeni kompozisyonların betimlenmesi söz konusudur. Doğla Köyü’nde ise köy sakinleri tarafından camide gerçekleştirilen sayısız onarıma rağmen kalem işi nakışlar bir yüzyıla yakın zamandır korunmaktadır. Doğla Camii kalem işi nakışları, 18. yüzyıldan itibaren Anadolu’da dini ve sivil mimaride görülen duvar resmi geleneğinin Mecitözü’nde bir köy camisinde tezahürüdür. Kalem işi nakışların, köy sakinlerinin özverisi ile günümüze değin ulaşması ise seyirlik bir sanat anlayışından ziyade, muhtevasında sakladığı manevi değer açısından kıymetlidir. Köy halkının üzerlerine aldıkları emanetleri kuşaktan kuşağa aktarmaları, kültür kodlarını şekillendiren inanç, saygı ve tazim duygularında aranmalıdır.
Keywords