Sakarya Tıp Dergisi (Jun 2019)

Periferik Sinir Kılıfı Tümörleri: 76 Olgunun Klinikopatolojik Değerlendirmesi

  • Asuman Kilitci,
  • Ziya Asan

DOI
https://doi.org/10.31832/smj.544125
Journal volume & issue
Vol. 9, no. 2
pp. 337 – 341

Abstract

Read online

Amaç: Bu çalışmanın amacı Kırşehir popülasyonunda örneklenen periferik sinir kılıfı tümörleri (PSKT)’nin epidemiyolojik verilerini tanımlamaktır. Gereç ve yöntemler: Hastanemizde Ocak 2010-Mayıs 2018 tarihleri arasında histopatolojik olarak periferik sinir kılıfı tümörü tanısı alan 76 olgunun verileri geriye dönük analiz edildi. Klinik ve histopatolojik özellikleri incelendi. Bulgular: Serimizde yer alan 76 olgunun %52.6 (n:40)’sı nörofibrom (NF), %35.6 (n:27)’sı Schwannom, %9.2 (n:7)’si Nörom, %2.6 (n:2)’sı Granüler hücreli tümördü. Malign tanılı olgu saptanmadı. Ortalama yaş NFda 49.1, Schwannomda 42.3, Nöromda 36.1, Granüler hücreli tümörde 50.5’di. Hastaların yaşları 16-78 yılları arasında değişmekte olup ortalaması 45.5 idi. Olguların 47’si erkek, 29’u kadındı. Tümörlerin hepsi tam olarak çıkarılmaya çalışılmıştı. NFların yaklaşık yarısı baş-boyun dışı yerleşimli olup, 16 olgu baş-boyun yerleşimli, 5’inde lokalizasyon belirtilmemişti. Schwannomların yaklaşık %78’i baş-boyun dışı, geri kalan 4 olgu; skalp, boyun, dil, antrakoanal bölgedeydi, 2’sinde lokalizasyon belirtilmemişti. Nöromların 2’si el, 2’si ayak (2 Morton nöromu), 1’i dudak, 1’i çene, 1’i frontal yerleşimliydi. Granüler hücreli tümörler özefagus ve kol yerleşimliydi. Eksize edilen kitlelerde nüks izlenmedi. En sık histolojik tip NFdu. Tüm tümör gruplarında erkek olguların oranı-nörofibromda daha fazla olmak üzere-daha fazlaydı. Tümörler en sık orta yaş grubunda, 40-50 yaş arasında dağılım gösteriyordu. Lokalizasyon olarak tümörlerin tamamında baş-boyun dışı yerleşim daha sıktı (total:%60.6); Schwannom tanılı olguların büyük kısmı; NF olgularının ise yaklaşık yarısı baş-boyun dışı yerleşimliydi. Sonuç: PSKT'leri, genellikle benign, yavaş büyüyen kitleler halinde bulunurlar, ancak nadir yerleşimli bölgelerde yanlış teşhise ve suboptimal cerrahi tedaviye yol açabilir. Preoperatif planlama, dikkatli bir cerrahi eksizyon ve histopatolojik değerlendirme tümör nüksünü önlemek ve postoperatif fonksiyonel sonuçları iyileştirmek için gereklidir.

Keywords